Daha önceki yıllarda Dünya Türkleri Konseyi Başkan Yardımcılığı, İsviçre-Türk Dernekleri Dayanışma Federasyonu Genel Başkanı, İsviçre-Türk Emeklilik Sorunu Komitesi ve Avrupa`da Serbest Dolaşım Türk Komitesi Başkanı olarak görev yapan Rıdvan Önem, ziyaret için geldiği memleketi Bandırma`da, Avrupa`daki Türklerin genel sorunları ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi.
Ülkemizde, 12 Haziran`da gerçekleşen milletvekilliği seçiminde, Avrupa`da yaşayan Türklere, konsolosluklarda sandıklar oluşturularak, oy kullanma hakkı verilmemesinin yanlışlığına işaret eden Önem, şu değerlendirmede bulundu:
“Konsolosluklarda kurulacak sandıklarda oy kullanılması, Avrupa`da yaşayan Türkler için büyük rahatlık sağlayacaktır. Ancak bu seçimde de, Yüksek Seçim Kurulu`nun, konsolosluklarda sandık kurulmasını sağlamaması nedeniyle Türkler, oylarını, büyük sıkıntılar içinde, sınır boylarına gelerek kullanmak zorunda kalmışlardır. Hatta birçoğu, çalıştıkları iş yerlerinden izin alamamaları nedeniyle oylarını kullanamamışlardır. Oysa İtalya başta olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinde devlet, seçim günü, oy kullanmaları için dış ülkelerde çalışan vatandaşlarının tren paralarını bile ödeyerek, konsolosluklarda oy kullanmalarını sağlamaktadır.”
Türkiye Büyük Millet Meclisi`nde bulunan 550 milletvekili arasında, yurt dışında bulunan Türklerden hiçbirine görev verilmemesini de eleştiren Rıdvan Önem, "Oysa bu 550 milletvekilinden hiç olmazsa 50`si, Avrupa`da yaşayan Türkler arasından seçilse, halen yurt dışında yaşayan 5 milyon vatandaşımızın sorunlarının çözülmesinde çok daha etkili olur" dedi.
Şu anda yurt dışında yaşayan Türklerin en önemli sorununun işsizlik olduğuna dikkati çeken Önem, işsizlik oranının yüzde 40`larda bulunduğunu vurgularken, Türkiye`nin, Avrupa Birliği`ne giriş başvurusu ile ilgili olarak da, şu değerlendirmede bulundu:
“Şu anda Avrupa Birliği`nin de büyük bir ekonomik kriz içinde bulunduğunu söylemek yanlış olmaz. Birlik, halen Yunanistan`ı, ekonomik krizden çıkarmaya çalışıyor. Ancak, Portekiz, İspanya ve İrlanda`nın durumları da pek farklı değil. Kaldı ki, Avrupa Birliği`nin anayasası da halen, birlik üyesi tüm ülkeler tarafından imzalanmadı.”