Kahvaltıya, Eğitim-İş Balıkesir Şubesi, 6 Eylül, Burhaniye, Susurluk ve Gönen temsilcilikleri, sendika üyeleri, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği(ÇYDD), Atatürkçü Düşünce Derneği(ADD) Bandırma Şubeleri ile Bandırma’daki sivil toplum kuruluşları temsilcileri de katıldı.
Eğitim-İş Bandırma Temsilciliği Başkanı Serdar Polat, yaklaşık 250 kişinin katıldığı etkinlikte yaptığı konuşmada, Unesco’nun, “5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü”nü de kutladıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Ancak 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün bizim için çok ayrı bir değeri var. Çünkü 24 Kasım 1928, MUSTAFA Kemal Atatürk’e, ‘Millet Mektepleri Başöğretmenliği’ unvanının verildiği gündür. Bugün, öğretmenlerin elbette ki özlük ve sosyal haklarıyla ilgili çözüm bekleyen sorunları var. Ancak bugün öğretmenler, bu sorunlarının yanı sıra, 2025 yılında halen okullarında çeşme suyu içmek zorunda kalan, okula beslenme çantaları boş olarak giden çocukların üzüntüsünü yaşıyorlar. Bu ülkede, cübbeli-sarıklıların yürümesine izin verilirken, Millî Eğitim Bakanlığı’ndan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yürümek isteyen öğretmenler engelleniyor. Bu uygulama ülkenin en büyük ayıbıdır.”
“GENÇLİĞE HİTABE, GELECEĞE IŞIK TUTAN ERKEN UYARI SİSTEMİDİR”
Mustafa Kemal Atatürk’ün, Gençliğe Hitabesi’nin bir duvar süsü olmadığının altını çizen Polat, şu değerlendirmede bulundu:
“Gençliğe Hitabe, bir duvar süsü değil, geleceğe ışık tutan erken uyarı sistemidir. Eğitim-İş öğretmenleri, Atatürk’ün öğretmenleri olarak çocuklarımıza Türkiye Cumhuriyeti ilkelerini anlatmak görev ve sorumluluğumuz bulunuyor. Türk istiklal ve cumhuriyetimizi korumak ve kurtarmak gibi bir görevimiz de var. Atatürk’ün ilke ve devrimlerini anlatmaya ve yaşatmaya devam edeceğiz. Bizler sarayın değil, cumhuriyetin, Atatürk’ün öğretmenleriyiz.”
Polat, konuşmasını, sahnede yer alan Atatürk’ün fotoğrafı önünde yazan, “Ne senden geçeriz, ne senin eserinden” sözüne sahip çıkacaklarını vurgulayarak tamamladı.
Çeşitli konuşmaların yapıldığı etkinlikte, bu yıl içinde emekli olan öğretmenler İsmail Ergün, Selim Bülbül, Aliye Türkoğlu ve Emine Onar Büyükbakkal’a plaketleri verildi.
