Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, “Habertürk” televizyon kanalında, moderatörlüğünü Fatih Altaylı’nın yaptığı “Teke Tek Bilim” programına katıldı. Sarı’nın yanı sıra programın diğer konukları İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Hidrobiyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Neslihan Özdelice ve deniz ve çevre bilimcisi Doç. Dr. Çolpan Polat Beken, aylardır Marmara Denizi’ni istila eden “Müsilaj” olayı hakkında düşüncelerini açıkladı. Programda, “Marmara Denizi neden can çekişiyor?” sorusuna yanıt aranıp, alınması gereken önlemler tartışıldı.
Balıkçıların “deniz salyası” adını verdikleri müsilajın Marmara Denizi’nin geleceğini tehdit ettiğine dikkati çeken Prof. Dr. Mustafa Sarı, şu değerlendirmede şunları söyledi:
“Marmara Denizi’nin bu duruma gelmesinde yanlış atık politikasının etken olduğunu düşünüyorum. Marmara Denizi astımlı bir çocuk gibi. Bu nedenle yeni bir atık politikası gereklidir. Bu konuda tüm yetkili ve sorumluların bir araya gelerek, ciddi bir eylem programı uygulaması gerekir.”
Müsilajın, içinde bulunduğumuz turizm sezonunu da olumsuz etkileyeceği endişesini taşıdığını vurgulayan Sarı, “Halen denizin altında, 30 metreye kadar göz gözü görmüyor. Müsilaj nedeniyle deniz altındaki Kırmızı Mercanlar da ölmeye başladı. İklim değişiyor, sıcaklıklar artıyor ve deniz de durağan olunca tehdit büyüyor. Müsilajın, haziran ayının başında, Karadeniz’den Marmara’ya gelecek soğuk suyla dağılmasını bekliyordum ama bunun bu yıl zor olacağı da bir gerçek” dedi.
Sarı, Marmara Belediyeler Birliği’nin, müsilaj konusunu gündeme almasının sevindirici olduğunu belirterek, “Tabii Marmara Denizi’nde yasa ve yönetmeliklere mutlaka uyulması ve sıkı denetimin sağlanması gerekmektedir” diye konuştu.
Deniz ve çevre bilimcisi Doç. Dr. Çolpan Polat Beken ise Marmara Denizi’nin atıklarla kirletilmesi konusunda Bandırma Körfezi’nin “kanayan yara” olduğuna dikkati çekerek, “Ancak Bandırma Körfezi, ağzı açık bir körfez olduğundan istenirse çok iyi şekilde kontrol atına alınabilir. Bunun için de yerel belediyelerin, sanayicileri de bir masaya oturtarak, önlemlerin alınmasını sağlayabilir. Tabii, Güney Marmara da bir tarım bölgesi. Bu bölgede mutlaka iyi tarım uygulamaları yapılıp, kontrollü gübre kullanımına geçilmelidir” dedi. ÖNDER BALIKÇI
