Bandırma Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Halit Sezgin, Borsa meclis salonunda düzenlediği basın toplantısında, 2016-2017 hasat dönemine ilişkin bilgiler verdi.
Hasat dönemine15-20 gün kaldığına dikkat çeken Sezgin, Bandırma Ticaret Borsası´nın Türkiye deki borsalar içinde satış salonu faaliyetlerini yerine getiren ender borsalardan biri ve bölgenin en önemli tarım ürününün de buğday olduğunu belirtti.
Hububatla ilgili önemli bir potansiyele sahip olduklarını dile getiren Sezgin,şunları söyledi:
?Sadece Bandırma değil, Bandırmanın komşuları olan ilçelerimizle de bu anlamda çalışmalarımız oluyor. Oralardaki buğday, arpa, yağlı tohumlar ile ilgili fiyatları belirleyen ve aynı zamanda da pazarı oluşturan bir borsayız. Bilhassa mayıs ayı içinde istediğimiz kadar olmasa da yeterli yağışları aldık. Bu yağmurların sayesinde de ekili ürünlerimiz bizi memnun edecek seviyede. Deyim yerinde ise yağmur yerine altın yağdı. Bandırma çiftçisi hem yaptıkları mücadele, hem de iklimin verdiği avantajlarla son iki yılı olumlu geçirdi. Bilhassa geçtiğimiz yıl hem kalite, hem verim açısından çiftçilerimiz memnun kaldılar. Bu yılda aynı rekolte ve kaliteyi elde etmeyi düşünüyoruz. Hasadın başlamasına 15- 20 gün kaldı. Bandırma bu yıl, yakın çevresi ile birlikte 450 bin dönüm arazide buğday ekimi gerçekleştirdi. 200 bin ton civarında bir buğdayın ticaretini gerçekleştireceğimizi tahmin ediyoruz. Buda önemli bir potansiyel. Tabii, çiftçimizin alın terini en iyi fiyatlarla buluşturmak amacındayız. Borsa olarak, bölge ve ilçe ekonomisine de yıllardan beri katkı veriyoruz.?
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO)´nin, Borsanın en önemli paydaşlarından biri olduğunu da bildiren Halit Sezgin, ? Kurumsal olarak onlarla birlikte çalışıyoruz. TMO, tarihinde ilk kez önümüzdeki hasat dönemine en düşük stoklarla girecek. Bunun anlamı, elindeki stokları en alt seviyeye getirmiş durumda bulunmasıdır. Geçtiğimiz yıl ülkemizdeki buğday rekoltesi 20 milyon 500 bin ton civarındaydı. Bu yıl da, tüm ülkede yağışların iyi gitmesiyle rekoltede yüzde 10 civarında bir artış bekliyoruz? dedi.
Türkiye´nin, un ihracatında dünya birincisi olduğuna da işaret eden Sezgin, ?Türkiye, ihracat kaydıyla ithalat yapıyor. İçeride un veya unlu mamuller üretiliyor. Bunlar ihracat oluyor. Buna dayalı olarak da buğday ithalatı gerçekleşiyor. İçeride katma değer ve aynı zamanda da istihdam yaratıyoruz. Bu durum, ülke ekonomisi için çok büyük kazanç demektir? diye konuştu. Marmara ve Ege bölgelerinin zeytin anlamında çok önemli bir potansiyele sahip olduğunun da altını çizen Sezgin,? Türkiye olarak dünyanın zeytin ve zeytin yağı üreten ülkelerinden birisiyiz. Bizim en fazla ithalat yaptığımız ürünlerden biri de yağdır. Ancak yağ açığımız var. Bu konuda gerekeni yapmalıyız. Tarım ürünleri içinde en çok yağa döviz ödeyerek ithalat yapıyoruz. Bu konuda kamu yararının en iyi şekilde araştırılıp sonuca ulaşılması gerekir.? ifadesini kullandı. AHMET PESEN