Tura katılan kadınlar, Erdek Cumhuriyet alanında toplandılar. Burada, Erdek Süslü Kadınlar Bisiklet Turu’nu organize eden Ayfer Yazıcı, şu konuşmayı yaptı:
“Süslü Kadınlar Bisiklet Turu’nun 10’cusuna hoş geldiniz. Süslü Kadınlar Bisiklet Turu, 2013 yılında, İzmir’de başladı. 10 yıl içinde büyüyen bu etkinlik önce Türkiye’de, daha sonra dünyadaki diğer şehirlerde bisiklete binen kadınların da dikkatini çekti. Turumuz bu yıl yaklaşık 200 şehirde, yaklaşık 30 ülkede eş zamanlı olarak yine bağımsız, gönüllü kadınlar tarafından yapılıyor, gururluyuz.
‘Dünya Otomobilsiz Kentler Günü’ kapsamında, bisikletin günlük yaşamın bir parçası olmasına dikkati çekmek amacıyla düzenlenen Süslü Kadınlar Bisiklet Turu, kadınların toplumda daha fazla görünürlüğünü sağlamak, kendilerini temsil etmelerine fırsat vermek ve güvenli bisiklet sürmeye ilişkin altyapı talebini pekiştirmek amacıyla düzenleniyor. Turumuz, 2022 yılında, Birleşmiş Milletler Özel Ödülü’ne layık görüldü. Ortak dileklerimiz ve isteklerimiz var bizim.
Kadınların ve erkeklerin bu toplumda aynı haklara, yükümlülüklere sahip olduğunu ve her alanda kendilerini özgürce ifade etme haklarının bulunduğunu hatırlatmak istiyoruz. Biz binlerce kadın, pedallarımızın itici gününü tüm toplumda da göstermek istiyoruz. Çocuklarımıza daha temiz ve yaşanabilir dünya bırakmak için elimizden geleni yapmak istiyoruz. Kadınların toplumda daha görünür olması ve sorumluluk almalarını diliyoruz.
Geçmişte ‘iklim değişikliği’ diyorduk, şimdi artık ‘iklim krizi’ diyoruz. Bunun etkilerini çok acı bir şekilde yaşadık, yaşıyoruz. Her bireyin bu konuda yapabileceği bir şeyler var. Biz, bisiklete daha çok binerek dünyaya olumlu katkıda bulunabiliriz. Bir kişinin karbondioksit salınımı, otomobil ile gidilecek yol, bisikletle gidildiğinde 15 kat azalıyor. Biz, ‘iklim krizi’ne karşı yönetimlerin de derhal harekete geçmelerini istiyoruz.
Pandemi sürecinde evlere kapandık ve bunaldık. Dışatıya çıktığımızda nefes alacak yeşil bir alan aradık. Motorlu taşıtlar yollarda olmadığında gürültü kirliliğinin azaldığını, havanın nasıl temiz olduğunu gördük. Bunların insanın temel ihtiyaçları olduğunu anladık. Toplu taşıma araçlarına binmek istemedik. Hem spor yapabileceğimiz hem de açık havada olabileceğimiz bir ulaşım aracımız vardı. BİSİKLET…
Şehirlerin insan odaklı olarak yeniden tasarlanmasını istiyoruz. Kamu alanlarının, özellikle kadınların, çocukların ve yaşlıların ortak olarak kullanımına sunulmasını istiyoruz. Yaya ve bisikletliler için güvenli ulaşım alt yapısı ve hizmetleri almak istiyoruz.
Özellikle büyük şehirlerimizde pazar günleri, şehir merkezinde bazı caddelerin motorlu araç trafiğine kapatılarak, ‘otomobilsiz pazar’ ilan edilmesini istiyoruz.”
“Süslü Kadınlar” daha sonra önce “Çuğra” bölgesine pedal çevirdikten sonra “Kurbağalıdere” koyunun sahil bandına gidip, yeniden Cumhuriyet alanına döndüler.