Yaygın olarak, köylerde ve çiftliklerde bulunan büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarda Tüberküloz, Brusella, Mavidil gibi insan sağlığı ve hayvan sağlığı açısından sakıncalı hastalıklar sıklıkla görülmesi, Bu hastalıkların halk sağlığı açısından büyük risk teşkil etmesi, 2010 yılı itibarı ile Avrupa Birliği ile T.C. Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ortak proje başlatarak ülkedeki hayvancılığı daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir hale getirmek için "Hastalıktan Ari İşletme sertifika programı"na başlanmıştı. Proje kapsamında, işletmeler 6 ayda bir tam teşekküllü sağlık taramasından geçirilek, bağımsız laboratuarlar tarafından her hayvandan alınan kanlar analiz edilip, tüm sonuçlar temiz çıktığı taktirde işletme "Hastalıktan Ari İşletme Belgesi" almaya hak kazandı.
Süt Sığırı İşletmeleri mevcut hayvanlarını İl/İlçe Tarım Müdürlüklerine bildirmek sureti ile hastalık ile mücadele yönetmelikleri çerçevesinde yapılan testler sonucunda, "Hastalıktan ARİ İşletme Sağlık Sertifikası" verilmeye başlanmıştı.
Bandırma'da, Doğruca'da faaliyet gösteren 500 başlık besi çiftliği "Şahsem Süt" Yeni Yenice'de bulunan Serdar Yavuz'a ait 200 başlık "Kayadibi Süt" Gönen'de Günaydın Çiftliği, ve "Bahçe Süt", Erdek'te Yaşar Ceyhun Mırız'a ait "Mrz Süt" bakanlık sertifikalı sütlerini yerelde pazara sokma noktasında verdikleri çaba, Sokak sütü piyasasına bomba gibi düştü.
Bölge olarak günlük, 20-25 ton pazar payı olan sokak sütü pazarı gerek kapasite olarak, gerekse %100'e varan kar payı, sektördeki sertifikalı çiftliklerin iştahını kabartırken, bazı süt birlikleri uygulamanın hayata geçirilmesi noktasında iyimser değil.
Süt birlikleri uygulamanın sürdürebilirliğinin sözkonusu olmadığı noktasında açıklamalarda bulundular.
Sistemin ötelediği sokak Sütçüsü olarak tanımlanan küçük üretici ve parakende satıcı noktasında hayata geçirilen uygulamalar Süt'ün tüketiciye ulaşmasında doğrudan %100 fark görmesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Fahiş fiyata karşı,"Fahiş fiyata ürün satanların ensesindeyiz..." sözünü hatırlattı.