Teşkilatlar Kaftancıoğlu'nun arkasında durdu.

Teşkilatlar Kaftancıoğlu

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında verilen cezai yaptırımlar, teşkilatları ayağa kaldırdı.

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun devam eden yargılama süreci cezai yaptırım ile onanması ardından teşkilatlar ayağa kalktı.

CHP İl ve ilçe teşkilatları tarafından yurdun dörtbir tarafından aynı anda bugün saat 15.00 te yapılan basın açıklamasında iktidara karşı sert bir üslup kullanıldı.

CHP Erdek ilçe Başkanı Hale Tuna'nın parti kapısından dile getirdiği Canan kaftancıoğlu'ba destek açıklamasını Erdek'li vatandaşlar sokaktan dinledi ve alkışlarla Başkan Tuna'ya destek verdiler, slogan attılar.

İşte Hale Tuna'nın yüksek perdeden seslendirdiği Canan Kaftancıoğlu destek konuşması; 

İSTANBUL’UN ALINMASINI SAĞLAYAN KADIN

O, Cumhuriyet Halk Partimizin İstanbul İl Başkanı.

O, İstanbul’daki 25 Yıllık AKP egemenliğine, AKP talanına son veren, AKP’nin İstanbul’a ihanetine son veren KADIN.

O, Canan Kaftancıoğlu.

Ne diyordu muktedir? İstanbul’u alan Türkiye’yi alır. Çünkü İstanbul demek, Türkiye demek…

Canan Hanım’ın 9 yıl önce yaptığı paylaşımlardan, İl Başkanı seçildikten sadece 2 gün sonra korkmaya başladılar.

Çünkü onlar, İstanbul’u alınamaz sanıyorlardı. Çünkü onlar İstanbul’u babalarının malı sanıyorlardı ve Muktedirin kendi ifadesiyle; İstanbul’a ihanet ediyorlardı.

Güzel yurdumuzun her bir karışına yaptıkları gibi, çok özendikleri Payitahtın Başkenti olan İstanbul’a da acımıyor, gözünün yaşına bakmıyor, har vurup harman savuruyorlardı.

Oysa İstanbul babalarının malı değildi, kimsenin malı değildi ve o KADIN, genel başkanımızın deyimiyle; Yürekli Canan, Cesur Canan, Bizim Cananımız, Ekrem İmamoğlu ile koordineli bir şekilde İstanbul’un, babalarının malı olmadığını onlara gösterdi. Hem de iki kere, hem de ikincisinde birincisinden daha büyük oy farkıyla.

Bu olamazdı. Hem bir CHP’li başkan, hem de bir KADIN İstanbul’u ellerinden alamazdı.

Çünkü onlar, kadınlardan korkuyorlar. Çünkü onlar aydınlıktan korkuyorlar.

Ve onlar en çok da aydınlık kadınlardan korkuyorlar.

Çünkü onlar yürekli kadınlardan korkuyorlar. Çünkü onlar cesur kadınlardan korkuyorlar.

Ve onlar en çok da yürekli cesur kadınlardan korkuyorlar. O yüzden önce kadınları ezmeye çalışıyorlar.

Hepimiz biliyoruz ki, bütün bu sebeplerle Gezi davasından sonra verilen bu karar, sıradan bir hüküm değildir. Bu hüküm, sarayda verilen kararın, yargı tarafından onanmasıdır. Bu hüküm, kargaşa çıkartma, Altılı masayı, Millet İttifakının gücünü bölme hükmüdür. AKP iktidarının, önce yeniden İstanbul’a, sonra da ülkeye el koymak ve rejim değişikliğini tamamlamak için giriştiği kumpasın etaplarından biridir ve bu kumpasların seçime kadar çeşitli şekillerde devamı gelecektir. Çünkü en çok korkutanlar, en çok korkanlardır.

Bu hüküm, EN ÇOK KORKUTANLARIN, EN ÇOK KORKANLAR olduğunun ispatıdır. Çünkü korkanların çoğu, kendi akıbetlerinin kötü olacağından korkarlar ve o korkuyu yenmek için de, duymak istemedikleri doğruları söyleyenleri kendi akıllarınca korkutmaya, cezalandırmaya çalışırlar.

KORKMUYORUZ, KORKMAYACAĞIZ.  YILMIYORUZ, KENETLENİYORUZ.

AKP’li olup ülkeyi yönetenler de kendi korkularını yenmek için korkutmayı çözüm olarak düşünüyorlar.

Bilmiyorlar ki, korku bir duygudur.  Sadece ve ancak korkakları yener.

Oysa umut bir başkaldırıdır. Umut örgütlü ve onurlu bir direniştir. Umut yarın demektir, umut yaşam demektir ve biz umutluyuz. Yarınımızdan, yaşamdan, ülkemiz insanının sağduyusundan umutluyuz ve o umudu hiç kaybetmedik, kaybetmeyeceğiz. Aksine, yarınlarımız için, Cumhuriyetimizin bekası için, Atatürk’ün Türkiye sine daha güçlü dönmek için daha da örgütleneceğiz, daha da kenetleneceğiz, daha da güçlenerek, daha da onurla direneceğiz.

BİZ KUVVAYİ MİLLİYE’NİN PARTİSİ VE NEFERLERİYİZ.

Bu hukuksuz hüküm sadece Canan Kaftancıoğlu hükmü değildir. Bu hüküm bizlere, biz umudu örgütleyenlere gözdağı verme, seçim yaklaştıkça yıldırma, susturma çabalarıdır. Bu hüküm, Türkiye’yi, bütün halkı cezalandırma hükmüdür. Siyaseten yenemediklerinizi masa başı kararlarla cezalandırmanıza susmayacağız.

KORKMUYORUZ, KORKMAYACAĞIZ. SUSMUYORUZ, SUSMAYACAĞIZ.

Çünkü muktedir İstanbul’u kaybettiği gibi Türkiye’yi de kaybedeceğini anlamıştır. 20 yıldır yaptığı hukuksuzluklar karşısında vereceği hesaplardan kaçmak için, umuda karşı kötülükle direnmeyi seçmiştir.

GÜN GELECEK, DEVRAN DÖNECEK, AKP HALKA HESAP VERECEK

Bilmiyorlar ki biz, Kuvveyi Milliye’nin Partisiyiz. Biz Atatürk’ün devrimlerinin neferleriyiz.

Biz, bir gider, bin geliriz.

CANAN YALNIZ DEĞİLDİR. HEPİMİZ CANANIZ. HEPİMİZ YANINDAYIZ

Çok kokuyorlar çünkü bu ülkeye en fazla kötülüğü kendilerinin yaptığını biliyorlar. Bizler de şunu çok iyi biliyoruz ki, onlar bütün bu kötülükleri bile isteye yaptılar, yapmaya devam etmekteler. Oturdukları yerden kalkmayı da bu yüzden istemiyorlar.

Buna karşılık da Genel Başkanımız son zamanlarda yaptığı büyük ve önemli hamlelere dün bir yenisini daha eklemiş ve SADAT’a giderek, esas korkakların kimler olduğunu gözler önüne sermiştir.

Kuvva-yı Milliye neferlerinin, her türlü korkutmaya ve caydırmaya karşı birlik ve beraberlik içinde direneceğinin açık mesajını vermiştir.

Oturdukları yerden kalkmayı istemeyenlere diyoruz ki; Kalkacaksınız. Biz kaldıracağız.

Sizi sandıkta yeneceğiz. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile demokrasiyi yeniden işleteceğiz.

Halkın gücünün saraydan büyük olduğunu göstereceğiz. Saray talimatlarına son verip ülkeyi hukukla, demokrasiyle, barışla biz yöneteceğiz. Saray talimatlı, hukuksuz uygulamalarınız tarihte birer utanç belgesi olarak yer alacak.

Bilindiği üzere 21 Mayıs’ta Bursa’da yapılacak olan miting, Canan Kaftancıoğlu hakkında alınan bu hukuk dışı karar sonucu, Genel Başkanımızın duyurduğu şekilde 21 Mayıs Pazar günü İstanbul Maltepe’de yapılacaktır.

Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’ndan başlayarak hepimiz, bütün örgütlerimiz, bütün umudumuz ve bütün direncimizle İstanbul İl Başkanımız Canan Hanım’ın yanında olacağız.

21 Mayıs’ta hepimiz, yarınlarımızın yanında olacağız.

Ülkemizin, çocuklarımızın, torunlarımızın yaşayacağı Türkiye’yi yeniden daha güçlü kılmak için,

2023’e daha kararlı ve daha güçlü adımlar atmak için,

Tekrar tekrar bir olmak, birlik olmak için,

Korkak muktedire gücümüzün umudumuzda olduğunu göstermek için,

Gücümüzün birliğimizde ve dirliğimizde olduğunu göstermek için,

İstanbul’u aldığımız gibi, Türkiye’yi de alacağımızı göstermek için,

Hep birlikte zalimin zulmüne son vermek için, Maltepe’de olacağız.

Çünkü ne Canan Hanım yalnızdır, ne de biz yalnızız. Biz birlikte güzel ve güçlüyüz.

Her zaman olduğu gibi başımızı dik tutacağız, Atatürk’ün işaret ettiği istikbal için göğe bakmaya devam edeceğiz.

Biz biliyoruz ki; Gecenin en karanlık anı, şafağın sökeceği andır.

Toprak altında çekirdeğin en sıkıldığı an, çatlayıp filize duracağı andır ve o an çok yakındır.

Güzel günler yola çıkmış geliyorlar.

HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK.

YAŞASIN DAYANIŞMA, YAŞASIN HALKIN ÖRGÜTÜ