Tarih: 08.10.2012 19:13

TGC-KAS 64.Yerel Medya Semineri tamamlandı

Facebook Twitter Linked-in





Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç, Adana`da

yapılan 64. Yerel Medya Semineri`nin kapanış konuşmasında tarafsızlığın

değil bağımsızlığın önemli olduğuna dikkat çekti.

Gazetelerin tarafsız olup olmadığı konusunun sıklıkla gündeme geldiğini dile

getiren Erinç, "Şu bir gerçektir ki, her yayın organı bazı konularda taraf

olduğunu açıklayarak yayına başlar. Okuruna bir bildiri yapar. `Ben tarafım`

diyerek yayın hayatına başlayan yayın organında `sen illaki tarafsız ol`

diyerek bir istekte bulunmak bana doğru gelmiyor. Bana göre, tarafsızlık

değil bağımsızlık önemlidir. Tarafsızlığın pratiğe yansıması da mümkün

değil. Örnek vermek gerekirse, gazetelere, internet portallarını da sayarsak

2 bin haber geldiğini düşünelim. Bunlardan ancak 200 tanesi yayınlanabilir.

O zaman geriye kalan bin 800 haberi koymadığımıza göre nasıl tarafsız

olabiliriz? 1800 haberi neden koymadığınızı anlatmanız gerekir. Örneğin,

`Benim okur kitlem bunu merak etmez. Öğrenmesi gerekmez` de diyebilirsiniz.

Yahut `Ben bu haberi koyamam benim patronum başı derde girer`

diyebilirsiniz. Tarafsızlıktan çok bağımsızlığa önem vermek gerektiğini

düşünüyorum."

 

GENÇ İLETİŞİMCİLERİN SORUNU

İletişim fakültesinde okuyan gazeteci adayların önündeki iki engel olduğunu

belirten Erinç, şunları söyledi: "Eskiden staja gelen öğrenciler, kâğıt

kalem usulüyle resim altlarını yazıyorlar idi ama bilgisayar süreci

başladığında, gazetelerde bilgisayarların sayılı olması nedeniyle staja

gelecek öğrenci sayısında bir sınırlama meydana geldi. İkincisi ise Sosyal

Güvenlik Kurumu yasasında yapılan değişikliktir. Amacı ne olursa olsun

Türkiye`de çalışanların sosyal güvenlik şemsiyesi altında olması gerekir. O

dönemin Çalışma ve Soysal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer idi. Kendisine sorunu

anlattık çözüm bulunmasını istedik. Gazetelerin kaçak işçi çalıştırmaktan

korktuklarını belirttik. Yapılan düzenlemeler sonucunda staj için gazeteye

giden bir gencin staj yaptığı sürede sigortasının yapılması zorunlu hale

geldi"

 

STAJDAKİ SIKINTILI SÜREÇ

Staja gönderilen öğrencilerin sigorta primlerinin, üniversitelerin

rektörleri ya da dekanlıkları tarafından ödenmesi gerektiğini ifade eden

Erinç, bu noktada karşılaşılan sorunu ise şu sözlerle ifade etti:

"Üniversitelerin de sıkıntıları söz konusu. O dönemin Bakanı sayın Dinçer,

`Ben kim çalıştırıyorsa cezayı ondan alırım` dedi. Anladığım kadarıyla sonra

hoşgörülü bir yaklaşımı gündeme geldi. Ama staj konusunda gerçekten

sıkıntılı bir süreç var. İletişim fakültesi dekanları kendi aralarında

toplantılar yaparak sorunu çözmeye çalışıyor ama bu konuda da somut bir adım atıldığını söylemek biraz zor. TGC olarak bu konuda da çalışmalarımızı

 

sürdürüyoruz."

 

Pek çok gazetecinin internet haberciliğine başlamak zorunda kaldıklarını ve

yasalar gereği basın kartlarının artık devam ettiremediklerini dile getiren

Erinç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdi Türkiye`de bazı gruplar ve bazı gazeteler; internet gazeteciliğiyle

ilgili bir yasa çalışmasını sürdürüyorlar. Bu yasanın iki amacı var.

Birincisi internet gazetecilerinin 212 basın yasası kapsamında sağlamaları

konusunda bir değişiklik öngörüyor ama çıkış olarak doğru belirlenmesine

karşın bu yasayı, basın yasası kapsamında yapmak gibi bir tercihi seçmişler.

Oysa bildiğiniz gibi basın yasası, basılı iletişim araçlarıyla ilgilidir.

İnternet gazeteciliği ise tamamen teknolojik bir yayın süreciyle gündeme

geliyor. Yani basın yasasıyla internet gazeteciliği yasasını bir araya

getirmeyi hukuki olarak, teknolojik olarak mümkün olmadığı görüşündeyiz.

Çünkü ülkemizde süresiz ve süreli yayın söz konusu. İnternet, süreli değil

sürekli bir yayın. O açıdan aynı yasa içinde düzenlenmesi yerine internet

gazeteciliği için kendi teknolojisine uygun bir yasa yapılmalı. Belirlenen

kuralların basın yasasına monte edilmesinden vazgeçilip başlı başına bir

yasa hazırlamak gerekiyor."

 

YEREL GAZETELER BİRLEŞTİRİLEBİLİR Mİ?

Yerelde çalışan gazetecilerin daha ağır şartlarda çalıştığını vurgulayan

Erinç, "Basın İlan Kurumu da burada konuşulan konulardan biriydi. Basın İlan

Kurumu`nun yereldeki gazetelerin birleşmesini istemesi, bu çok sessizliğe

aykırı bir görüş olarak gündeme geliyor" dedi ve ekledi:

"Evet yerel de çok sayıda gazete var ama bunu birleştirirsek azaltılması,

pratiğe yansıması en azından asgari kadroları dikkate alırsak, gazetecilerin

de işsiz kalması gibi bir sonucu ortaya çıkarır. Aslında Basın İlan

Kurumu`nun gazeteleri birleştirme konusu yeni bir konu değil. Benim

anımsadığım 1960`ların sonunda 1970`lerin başlarında Konya`da gazetelerin

birleştirilmesi konusunda bir uygulama yapıldı ama bu uygulama iki sene

kadar sürdü. Daha sonra yeniden birleşen gazeteler ayrıldı."








Orjinal Habere Git
— HABER SONU —