Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski doktoru ve eski AK Parti Milletvekili Turhan Çömez, İYİ Parti'ye katıldı. "Bir sürgün hayatı yaşadım. İnanın bana bildiklerimi bilseniz, duyduklarımı duysanız ve gördüklerimi görseniz aynı şeyi yapardınız." diyen Çömez'in rozetini İYİ Parti lideri Meral Akşener taktı. Akşener ise "Kendisi söylemez ama sokaklarda yatmıştır. Meşhur lobilerin elini öpmeden direnmiştir. Bizim aramıza misafir olarak gelmedin, asli unsur olarak aramızdasın." dedi.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, TBMM'de partisinin haftalık grup toplantısına katıldı. Toplantı öncesi ise dikkat çeken bir gelişme yaşandı.
22. dönem AK Parti Balıkesir Milletvekili ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski doktoru Turhan Çömez, İYİ Parti saflarına katıldı. Çömez'in rozetini bizzat İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener taktı. Daha sonra bir açıklama yapan Çömez "Bir sürgün hayatı yaşadım. İnanın bana bildiklerimi bilseniz, duyduklarımı duysanız ve gördüklerimi görseniz aynı şeyi yapardınız." ifadelerini kullandı.
Bu anların ardından kürsüye konuşmasını yapmak üzere Akşener çıktı. Çömez'in İYİ Parti'ye katılması ile ilgili konuşan Akşener, "Ben Turhan Bey'i çok uzun yıllardır tanırım. Kumpas döneminde direnmiştir ve kendi dediği gibi sürgüne mecbur kalmıştır. Kendisi söylemez ama sokaklarda yatmıştır. Meşhur lobilerin elini öpmeden direnmiştir. Bizim aramıza misafir olarak gelmedin, asli unsur olarak aramızdasın. Hoş geldin, Allah utandırmasın." dedi.
Akşener'in açıklamalarından satır başları:
"Geçen hafta o sene bu sene demiştim, çekilen çilelerin artık sonuna geliyoruz, bu bezirgan saltanatına dur diyeceğimiz güne bir hafta daha yaklaştık. Kadınların ısrarla itilip kakılmadığı, liyakat ve emeğin hakkının verildiği Türkiye'ye bir hafta daha yaklaştı. İYİ Parti iktidarına bir hafta daha yaklaştık. Sona yaklaşan iktidarların ortak özelliğidir, istisnasız saçmalarlar. Aynı Erdoğan'ın son dönemlerde sıklıkla yaptığı gibi, geçen hafta dedi ki 'Yolsuzluğun, rüşvetin olmadığı, bir Türkiye'yi biz hallederiz, onun hazırlığı içerisindeyiz' fıkra bu kadar.
Beş kere dinledim, aynen böyle dedi. Bay kriz yoksulluğu yolsuzluğu engellemenin hazırlığı içindeymiş, ne zaman, iktidarının yirminci yılında. İnanın, İYİ Parti olarak bu vasatlıktan çok dertliyiz, bay kriz, iktidara gelirken, yoksulluğun, yolsuzluğun ve yasakların olmayacağı bir Türkiye inşa edeceğiz demişti. Hatta sonraki yıllarda bunu başardığını iddia etmişti. Yani 20 yıl sonra bugün başaramadık diyor. Yani bu sözler bir vaat değil, apaçık itiraftır. 20 yıl sonra yaşadığın aydınlanma için seni kutluyorum. Bir iktidarın 20 yılın sonunda böyle bir vaatte bulunması aymazlıktır.
Bu yılın başında Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından bir rapor yayınlandı. Bu rapora göre, Türkiye yolsuzlukla mücadelede son 10 yılda 180 ülke arasında 96. sıraya düştü. İşte size AK Parti'nin yolsuzlukla mücadele karnesi. Kendi bakanlığına eşi üzerinden alım yapan bakan bunlarda. Borsa spekülasyonlarıyla milyonlarca dolarlık servet edinen partililer de bunlarda, her ihaleden komisyon alanlar da bunlarda. Sizce devr-i iktidarlarında ihale yasasını 192 kere değiştiren ve 'Beşli çete' gibi bir kavramı hayatlarımıza sokan bir zihniyet yolsuzlukla mücadele edebilir mi? Ülkede yolsuzluk varsa sen 20 yıldır, yolsuzları koruduğun için, rüşvetçilere madalya taktığın için var. Şimdi çözeceğini söylüyorsun, buyur o zaman, hodri meydan. Bir talimatına bakar, Hazine arazilerini yağmalayanları, ihalelere fesat karıştıranları ortaya çıkarıp hesap sorsana, Sayıştay raporlarında izini sürsen bütün failleri görürsün, elini tutan mı var?
Mesela görevi çiftçiyi ayakta tutmak olan Ziraat Bankası'ndan kredi alıp, tek kuruş ödemeden medya imparatorluğu satın alanlar var, çözmek mi istiyorsun, tek bir telefonun yeter, elini tutan mı var? Sermaye Piyasası Kurulu üzerinden şirketleri haraca bağlayan vekil var, 180 milyonluk serveti nasıl yaptın? 4 milyon euroluk yatı hangi maaşla aldın diye hesap sorsana? Al sana yolsuzluk çöz de görelim... Mesela eşine şirket kurdurup, kendi bakanlığına dezenfektan satan eski bakanın var, hesap sorsana kardeşim, o paraları tahsil etsene, işte sana fırsat çöz de görelim, elini tutan mı var? Mesela esnaf, vergisini, çiftçi kredisini, gençler de KYK borcunu ödeyemediği için icrayla uğraşırken, yandaş mütaidinin 500 milyon liralık vergi borcu nasıl tek kalemde silindi? Araştırsana. Yolsuzluğu rüşveti bitireceksen, dönüp beşli çetene milyarların içinde yüzerken neden vergi ödemiyorsunuz desene, size milyarlarca dolarlık ihale verdim, bari vergisini ödeyecek kadar adam olun desene? Çözmek mi istiyorsun, hadi bakalım çöz de görelim, elini tutan mı var?
Sayın Erdoğan, elinde türlü imkan var ama sen hala laf kalabalığı yapıyorsun, senin işin minareye kılıf dikmek değil, minarenin yerinde kalmasını sağlamak. Neymiş, yolsuzluğu engelleyecekmiş, eğer zerre samimiysen biz varız, hodri meydan, sen hiç zahmet etme, bütün milletvekillerine talimat veriyorum, yolsuzlukla mücadele için yasa tekliflerinizi bir bir Meclis'e getireceksiniz. Madem yolsuzluğu halletmeye niyetlisin görelim. Yarım doktor candan, yarım hoca dinden edermiş... Nitekim bugün çeyrek bir ekonomist ve küsurattan ibaret kadroları, vatandaşımızı tüm hayatından ediyor." Gözde Nur Bayar-Haberler.com.
Your browser doesn't support HTML5 video.