Namık Havutça 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Bir yandan Türkiye'nin ileri demokrasi ile yönetilen bir hukuk devleti olduğunu söyleyeceksiniz, diğer yandan her geçen gün cezaevlerini gazetecilerle dolduracaksınız
CHP Balıkesir Milletvekili ve İçişleri Komisyonu Üyesi Namık Havutça, Türkiye'nin cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü gazeteci sayısı bakımından dünya birinciliğini sürdürürken Türkiye'de basının özgür olduğunu söylemenin abesle iştigal olduğunu söyledi. Havutça, Bir yandan Türkiye'nin ileri demokrasi ile yönetilen bir hukuk devleti olduğunu söyleyeceksiniz, diğer yandan her geçen gün cezaevlerini gazetecilerle dolduracaksınız dedi.
CHP Balıkesir milletvekili Namık Havutça 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Havutça, Türkiye'nin tutuklu gazeteci sayısı bakımından dünya birinciliğini sürdürdüğünü söyledi. Türkiye'de ve Dünyada basın özgürlüğü, düşünce ve ifade özgürlüğü, halkın haber alma hakkını savunan basın emekçilerinin çeşitli saldırılara maruz kaldığına dikkat çeken Havutça,muhalif gazetelerin kapatılması, para cezalarına çarptırılması, sansür, otosansür, gazetecilerin gözaltına alınması, tutuklanması ve ağır hapis cezalarına mahkum edilmesi saldırıların en somut örneği olduğunu ifade etti.
Havutça, Türkiye'de tespit edilen bilgilere göre bir yıl önce, cezaevlerinde 12'si yazı işleri müdürü olmak üzere 58 gazeteci tutuklu bulunurken bugün 19'u yazı işleri müdürü olmak üzere tutuklu gazeteci sayısının 92'ye yükseldiğini bildirdi.
Havutça şunları söyledi:
Türkiye'de basın özgürlüğü, halkın haber alma hakkı, düşünce ve ifade özgürlüğü alanında söylenildiği gibi doğru değildir. Türkiye'nin cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü gazeteci sayısı bakımından dünya birinciliğini sürdürürken Türkiye'de basının özgür olduğunu söylemek abesle iştigaldir. Bir yandan Türkiye'nin ileri demokrasi ile yönetilen bir hukuk devleti olduğunu söyleyeceksiniz, diğer yandan her geçen gün cezaevlerini gazetecilerle dolduracaksınız. Burada da bir çelişki var. Başbakan Sayın Erdoğan çıkıp cezaevlerinde gazetecilik görevi nedeniyle tutuklu gazeteci bulunmadığını söylüyor. Üstelik tutuklu gazetecilerden sadece 6'sının sarı basın kartlı olduğunu söylüyor. Başbakan halkı yanıltıyor. Gazeteci olmak için sarı basın kartı sahibi olunması gerekmiyor. Gazetede çalışan ve bu görevi yerine getiren herkes gazetecidir. Şu an cezaevlerinde bulunan gazetecilerin hepsi asılsız uydurma iddianamelerle Terörle Mücadele Yasası'na göre ya da Özel Yetkili Mahkemelerin kararlarıyla tutuklu bulunuyor. Milletvekili arkadaşımız Sayın Mustafa Balbay da AKP ileri demokrasinin kurbanlarından bir gazetecidir. Askeri darbe dönemlerinden bu yana örneği görülmemiş şekilde gazeteciler seri şekilde tutuklanıyor."
