Tarih: 27.12.2012 11:06
Uysal; İsrail özür dilemeli``
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, Türkiye- İsrail İlişkileri konusunda, Evet, İsrail özür dilemelidir. Üzgünüz' kelimesi yeterli olmaz dedi İsrail, Türkiye'nin düşmanı değildir. Hamas, Türkiye kamuoyunda terör örgütü değildir. (DP Basın Merkezi- 27 Aralık 2012) - Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, İsrail'in Türkiye'nin düşmanı olmadığını ancak Mavi Marmara baskınından dolayı özür dilemesi gerektiğini üzgünüz şeklindeki bir açıklamanın yeterli olmayacağını söyledi. İsrail'de yayın yapan Hastürk TV Ankara Temsilcisi Ahmet Metin Güllü'nün sorularını cevaplandıran Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal şunları söyledi: Evet, İsrail özür dilemelidir. Sayın Genel Başkan, sizce Mavi Marmara Gemisi neden gönderildi ve devletin eli bu konuda nerelere kadar uzandı.? Siz iktidarda olsaydınız açıkça göndermeyin' denilen Mavi Marmara Gemisinin gönderilmesine müsaade eder miydiniz? Gültekin Uysal: Sivil Toplum Kuruluşları meydana gelen hadiselere karşı bazen bunun gibi etkinlikler düzenliyor. Devletin eli bu konuda nereye kadar uzandı bilemeyiz
Devletlerin bugün geldikleri nokta itibarı ile hem ulusal hem de uluslararası meselelerde Sivil Toplum Kuruluşlarına hareket alanı tanıdığı bir ortamda, ölümler de dahil olmak üzere, acı ve üzüntülerle karşılaşılacağı bilinse de böyle bir girişimi engelleme imkanları sınırlıdır. İsrail özür dilemeli midir? Gültekin Uysal: Ortada hayatını kaybeden vatandaşlarımız olduğundan, evet İsrail özür dilemelidir. Üzgünüz kelimesi yeterli olmaz Bu özür dileme, üzgünüz' şeklinde gelirse bu, anlayışla karşılanır mı? Gültekin Uysal: Üzgünüz tabiri tek başına, hem toplumsal, hem devletsel karşılık bulmaz. Hamas'ın dünya ülkelerince terör örgütü olarak kabul edilmiş olmasına rağmen, AKP kongresinde Başbakan Erdoğan'ın Hamas lideri ile kol kola pozlar vermesini nasıl değerlendiriyor sunuz ? Gültekin Uysal: Hamas'ın dünya ülkeleri tarafından terör örgütü olarak görünmesine karşın, Türkiye kamuoyunda yaratılan hava, bu şekilde değildir. Arabulucu olacağız' derken, arada kaldık Siz şu anda Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı olsaydınız olaylar karşısında ne yapardınız? Gültekin Uysal: Gönlümüz böyle olayların yaşanmamasından yana olurdu. Gazze ve Batı Şeria'da yaşanan hadiseleri Türkiye'nin önleme imkanı varken, ara bulucu olma' iddiasından dolayı bu noktaya gelmiş olmasını, her iki taraf açısından da bir eksiklik olarak görüyorum. Bizim yapacağımız, Türkiye'nin kendi önceliği, selameti, istikrarı ve huzura kavuşması adına sorumlu davranmaktır. Bugün İsrail ile Filistin arasında arabulucu olacağız' derken, arada kalıp bu noktaya gelmemiz düşündürücü olmuştur. Türkiye'nin bu kadar iç meselesi varken hele hele de her gün askerleri şehit olurken nasıl oluyor da hem Suriye, hem Filistin Türkiye'nin iç meselesi oluyor ve AKP hükümeti İsrail gibi önemli bir müttefikle bozuşuyor? Gültekin Uysal: Kudüs'ü terk edişimizin üzerinden bir asır bile geçmediği bir zaman dilimi içerisinde Filistin meselesine kayıtsız kalabilmemiz mümkün değildir. Arap ülkeleri gerek Filistin, gerekse KKTC'yi tanıma meselesinde iyi sınav vermemişlerdir. Filistin yönetimi ve hiçbir Arap ülkesi yavru vatan KKTC'yi tanımıyorken, Türkiye'nin Filistin için bu ilişkileri feda ediyor olmasına nasıl bakıyorsunuz? Gültekin Uysal: Bu iki şeyi ayırmak lazım. Arap ülkeleri gerek Filistin, gerekse KKTC'yi tanıma meselesinde iyi sınav vermemişlerdir. İsrail, Türkiye'nin düşmanı değildir. İsrail, Türkiye'nin düşmanı mıdır sizce? Gültekin Uysal: Hayır değildir. Uluslararası ilişkiler içerisinde bir düşman devlet' tanımı, birbirini tanıyan devletler olarak ne İsrail ne de Türkiye için düşman tanımlaması yapmak mantıklı değildir. Türkiye'de Yahudi Cemaatinin hedef haline gelmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Gültekin Uysal: Aklı ve vicdanı olan hiçbir grup böyle olaylar sonrası Türkiye'deki Yahudi Cemaati'ne karşı tavır almamalıdır. Yahudi Cemaati Türkiye'de sanki İsrail'in devlet düzeyinde temsilcisiymiş gibi değerlendirilip, husumetin Türkiye Yahudi Cemaati'ne yönlendirilmesi yanlıştır. Türkiye'de yaşamaya devam eden Yahudi kökenli vatandaşlarımızın, bu tür tacizlere maruz kalmaması için sorumluluk sahibi ve toplumsal kanaat önderleri, itinalı çalışmalar yapmalıdır. Yahudi kökenli vatandaşlarımız dahil, hangi dini kökenden gelirse gelsin herkes, Demokrat Parti'de hür ve huzur içerisinde siyaset yapabilir. Geçmişte Yahudi milletvekili çıkaran bir partinin şu anda genel başkanısınız. Gelecekte yine Yahudi bir kişi partinize gelmek istese nasıl bakarsınız? Gültekin Uysal: Geçmiş hükümetlerimizde , Cefi Kamhi DYP milletvekili olarak meclise girmiş ve bu alanda temsil ettiği cemaatin sesi olmuştur.. Yahudi kökenli vatandaşlarımızın geçmişte olduğu gibi şimdi ve gelecekte de Demokrat Parti çatısı altında hür ve huzur içerisinde siyaset yapma imkanları bulunmaktadır. Hangi dinin kökeninden gelirse gelsin Demokrat Parti'de temsil edilebilirler.. Demokrat Parti olarak, bütünlüğünü kavrayan çarkları, her anlamda doğru istikamete sevk ve idare edebilecek birikim ve tecrübeye kadroya sahibiz.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —