Kadına yönelik şiddet; cinsiyete dayanan, kadını inciten, ona zarar veren, fiziksel ve ruhsal hasarla sonuçlanma olasılığı bulunan, toplum içerisinde ya da özel yaşamında ona baskı uygulanması ve özgürlüklerinin keyfi olarak kısıtlanmasına neden olan her türlü davranıştır.
Kadına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik son yıllarda ülkemizde çok önemli adımlar atılmıştır. Kadınlarımıza hak ettikleri saygıyı göstermek, onlar için yapabileceğimiz her çalışmayı irdeleyip güzel bir yaşam sürmelerini sağlamak adına 25 Kasım, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak kabul edilmiştir. Şiddet uygulama; biyolojik, psikolojik ve sosyal nedenlere bağlı olarak kendini göstermektedir. Şiddet öğrenilebilen bir davranıştır.
En önemli öğrenme kaynağı ise şiddeti uygulayan kişinin kendi ailesidir. Bu nedenle; aile kurumunun sağlıklı olması, şiddetin önlenmesinde en önemli faktördür. Toplumun çekirdeğini oluşturan aile bireyleri biyolojik, psikolojik ve sosyal açıdan ne kadar sağlıklı bir yapıda ise kadına yönelik şiddet eğilimi de toplumda buna bağlı olarak azalacaktır. Toplum ve aile dediğimiz müessese, erkek ve kadının müşterek varlığıyla ortaya çıkar, mana kazanır ve devam eder. İnsanları sadece cinsiyetlerinden dolayı üstünlük sınıflamasına tabi tutan anlayışın bizim medeniyetimizde ve kültürümüzde yeri yoktur.
Kadına yönelik şiddet; kadının maddî ve manevî bütünlüğüne zarar vermesi nedeniyle her şeyden önce bir insan hakları ihlalidir. Kadının toplumsal yaşamını etkilemesi nedeniyle de çok önemli bir sosyal problemdir. Çok boyutlu bir sorun olan kadına yönelik şiddeti ortadan kaldırmak, ancak toplumun tüm kesimlerinin ortak, kararlı mücadelesi ve bütüncül bir yaklaşımıyla mümkündür. Tarihimize, köklü gelenek ve göreneklerimize baktığımızda, Türk toplumunda kadının her zaman baş tacı edildiğini görürüz.
İnsanları kadın erkek diyerek sınıflandırmadan, insan olarak görmek ve insanın her şeyin en iyisine layık olduğunu bilmek, kadının bir ana, bir eş ve bir kardeş olduğunu tasavvur ederek, kadınlarımıza hak ettikleri güzel bir yaşam sunmak en başta insani bir görevdir. Hayatımızın her döneminde bizlere sevgi, hoşgörü ve özveriyle destek olan kadınlarımıza minnettarız. Balıkesir’de kadına yönelik şiddet olaylarına karşı Valiliğimizin koordinasyonunda ilgili bütün kurumlarımızın işbirliği ile güçlü bir mücadele yürütülmektedir.
Her şiddet olayı tek tek incelenmekte, nedenleri araştırılmakta ve buna yönelik önlemler alınmaktadır. Bu istenmeyen olayların önüne geçebilmek için bütün vatandaşlarımızın duyarlılığı ile çalışmalarımız çok daha sonuç alıcı hale gelecektir. Bu duygu ve düşüncelerle, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün, dünyada ve ülkemizde kadına yönelik şiddetin önlenmesi, kadın haklarının korunması ve geliştirilmesine katkı sağlayacak çalışmalara ışık tutması temennisi ile tüm kadınlarımıza sağlıklı, mutlu, sevgi dolu ve şiddetten uzak bir yaşam diliyorum.
Hasan ŞILDAK Balıkesir Valisi
