25 kuruşluk poşetlerin hayatımızda yerini aldıktan sonra yaşanan sorunlar, vatandaşlar tarafından farklı yorumlarla gündeme taşınırken, uygulamanın asıl hedefi olan çevresel etki değerlerine karşı koruyucu bir önlemi olmadığı iddia edilmeye başlandı.
Bu anlamdaki sitemini sosyal paylaşım sayfası Facebook'a yazarak Poşet dayatmasının vatandaşı germekten öte hiçbir yararı olmadığı iddiasından bulunan okurumuz Hüseyin Girgin'in serzenişini noktasına, virgülüne dokunmadan siz değerli okurlarımızın takdirine bırakıyoruz.
Eğitimciler Kooperatifi ve büyük marketlerin poşet vurgunu
Hüseyin GİRGİN
Sizlere, Bandırma ve Erdek’teki Eğitimciler Kooperatifi ve büyük marketlerden bahsetmek istiyorum. Önce Eğitimciler Kooperatifi’ni ele alalım. Çünkü en fazla ağrıma giden o oluyor. 1975 yılında Bandırma'da kurulan, daha sonra il ve ilçelerde şubeleri ikişer ikişer olan bu kooperatif, kurulduğunda kâr amacı gütmeden, sadece üyelerine ve kurucu murahhas azalarına kaliteli ve düzgün gıdaları sunmayı hedefliyordu.
Daha sonra buna kasaplık hayvan ve kasap reyonları da eklendi. Buradaki amaçlarından biride öğretmenlerin üç aydan aya aldıkları maaş için onlara hem indirim yapmak, hemde isme verilen öğretmen kooperatif alışveriş kartıyla üç ay boyunca alışveriş gerçekleştirmelerini sağlamaktı. Üç ayın sonunda karttaki harcama, maaşlarından otomatik olarak kesilir, yılsonunda kurucu ve üyelerine prim ve hediyeler verilirdi. Ardından satışlar ve kâr tatlı gelince öğretmen yakınlarından başlayıp yavaş yavaş halka açıldılar.
Şimdi gelelim asıl meseleye.
Hükümet tarafından yanlış bir uygulamaya geçildi. “Çevreyi temiz tutalım” anlayışına tamamen ters olup, büyük marketler zincirlerinin sorunlarına odaklı şekilde, poşet torbalarından para alınması uygulaması başlatıldı. Peki, bu paralı poşet uygulaması temizlik sorununa çaremiydi? Asla! Sadece büyük ve marka marketlerin kasasına biraz daha para girmesini sağlamaya yönelikti. “Parayı bastır, bez poşet, al git, paralı poşetinle doğayı kirlet, önemli değil” anlayışıydı.
Peki, bu 25 kuruşluk poşetler kâr bırakır mıydı? Tabii ki orada biriken parayla en azından çalışan iki elemanın aylık masrafı çıkıyordu. Onun için bu uygulamadan ensesi kalın, cebi derin, doymayan marketler yararlandı. Bu öğretmenler kooperatifinin de harbiden doymayanları, en önde gidenleri oldu. Adı üzerinde kooperatif ama sözde kooperatif. Anlaşılmaz bir şekilde marketlerle zam yarısına girdi. Ama burada bilmediğimiz ve merak ettiğimiz bir konu var. Kooperatif üyeleri acaba yüzde kaç indirimli alışveriş yapıyor?
Geçen gün yine Öğretmenler Kooperatifi’nden 140 liralık alışveriş yaptım. Torba almıyor, kendi torbamı kullanıyordum. Çünkü sosyal bir devlet anlayışına çok ters bir durumdu. Bana, o verdiğim 25 kuruş gerçekten koyuyordu. Çünkü vicdanıma tersti. Neyse aldığım malları poşetime koyup çıktım. Tam kapıda sıfır poşetimin hışmına uğradım. Poşet yarıldı, mallar daha saçılmadan çıkış kapısına yöneldim. İki bayan kasiyer konuşuyordu. “Kardeşim, poşetim yırtıldı, rica etsem bir poşet verirmisin?” dedim. Bana ne cevap verdi dersiniz, alışveriş fişini kesen kasiyer abi, sert bir ifadeyle: “Poşet istemedin ya!”
Yahu, elimde zaten uzattığım 20 lira var, bozuğum yok. Bana terbiyesizce laf soktuktan sonra, kasadan ayrıca poşet geçemeyeceğini, poşetin parasını da kendisinin veremeyeceğini söyleyip fişini kesti.
Tanrım sabır verdi. Sadece,“Bu yaptığınız ayıp, insanlığa sığmıyor” deyip, zaten kapanan kapının ardından kaçtım. Şimdi sorum şu:
Tüm marketler, alışveriş yapan insanlara bir adet poşet verip poşeti kendi giderlerine ekleyebilir mi, ekleyemez mi? Tabiî ki ekleyebilir. İkinci poşet talep eden olursa o zaman kes kardeşim patasını. Ama ilk poşeti kendi hesabına yaz ve hükümetin isteğini yerine getir. Vatandaşla dalga geçer gibi“poşet istermisiniz?” deme, saygısızca.
Yahu sizde hiç utanma, arlanma kalmamış. Küçücük bakkal poşet veriyor. Ateşin başında çalışıp ekmek satan zavallı fırıncı esnafı, sana 2 liraya aldığın ekmeği hem kağıda, sarıyor hem de poşete koyuyor. Ama dedim ya sizlerde ar kalmamış.“Hükümet böyle emretti” deyip giydiriyorsunuz, müşteriye, vatandaşa. İşinize öyle geliyor çünkü.
O poşet kârlarınızla kim bilir kaç elemanınızın maaşı çıkıyor. Yazıklar olsun! 200 liralık alışverişte bir torbanın cezasını firmanıza kesseniz zarar etmezsiniz ama size verilen yetki, yüzünüzü köseleye çevirmiş. Kooperatif adı altında diğer marketlerden de kazıksınız kardeşim. Hem de tam kazık! Diğer marketlerle yarış yapmayın. Ya satışınızı kooperatif üyelerine yapın ya da öğretmenler adına saygılı olun, kooperatif kurallarına uyun. Yerel halk bunu hak etmiyor.
Haydi, göreyim sizleri, yapın şu reklamı:
“BİR POŞET BENDEN, İKİNCİSİ SENDEN!”
