Tarih: 24.02.2016 14:18

Yetenekli bir futbolcunun öyküsü...

Facebook Twitter Linked-in

 

          Yetenekli bir futbolcunun öyküsü...

      Henüz 14 yaşındaydı... Futbolcu olmak istiyordu.. Kafaya koymuştu bir kere... Okul takımında banko oynuyordu.. Kentin güçlü amatör takımlarından birinin yetkilisi kendisine lisans çıkartmayı teklif etmişti... Uçuyordu sevinçten...

/resimler/2016-2/24/1423252846628.jpg

       ÇOCUK DÜŞ KURMAYA DEVAM ETTİ..

      Futbolcu olacaktı.. Ünlü olacaktı... Şöhret olacaktı... İyi para kazanacaktı... Düş kurmaya devam etti... Annesine, babasına katlar, arabalar alacaktı...

     Zeki bir çocuktu... Yetenekli olduğunu herkese herkese kabul ettirmişti... Ünlü futbolcu rüyaları görmeye başladığından bu yana ders kitapları ile arası bozulmaya başlamıştı... Zamanında yaptığı ödevleri artık idman sonrasına ertelemek zorunda kalıyordu... İdmandan yorgun geliyor,yarım saat kitap ona. o kitaba baktıktan sonra vedalaşıyorlardı...

    O. futbolcu olacaktı... Çünkü amatör antrenörü kendisine büyük bir yetenek olduğunu söylemişti.. Kendisinı çok seven dedesine de güzel bir krampon ayakkabı aldırmıştı.. Üçuyordu.. Sevinçten uçuyordu...

/resimler/2016-2/24/1423464097084.jpg

   MATEMATiK DEFTERİNDE TAKIM KADROLARININ İŞİ NE?..

    Nedense son günlerde kendısını derslere veremez olmuştu... Çok sevdiği matematik dersinde bile defterin son sayfalarına takım kadrolarını yazmaya başlamıştı... Kendisine kolayca ilk 11´de yer buluyor. Perşembe günleri yaptıkları çift kalelerden kopya çekerek takımın ideal onbirini bulmaya çalışıyordu..

   Beden Eğtimi dersini ve öğretmenini çok seviyordu... Çok şükür korktuğu İngilizce dersinin öğretmeni ile Beden Egitimi Hocası çok samimi arkadaştılar.. Kendisine bu konuda destek olabilirdi Beden Eğitimi Öğretmeni.. Bunu düşündü.. Rahatladı...

/resimler/2016-2/24/1424001128623.jpg

   "SEN FUTBOLDAN EKMEK YERSİN!.."

  Lisans çıkartıp antremanlara başladığında idmanların niteliğinden haber yoktu.. Nereden olsundu.. Kulaklarında sadece Hocasının "Sen futboldan ekmek yersin.." sözleri çınlıyordu..

  İyi bir sezon geçirdi.. O sezon gol kralı oldu... 2 sezon da A tekımına yükselebilme hayallariyle yaşadı... Sonunda 33. sezonunda maç başına alacağı galibiyet prımlerini düşünerek Amatör bir takıma transfer oldu.. Yaşı büyüyor. hedefleri küçülüyordu...

/resimler/2016-2/24/1424159097604.jpg

      OKULU ZOR BELA BİTİRDİ...

   Okulu zor bela bitirdi.. Sevdi

ğ bır kız vardı.. O da kendisini evlenme konusunda sıkıştırmaya başlamıştı.. Yaşı 20´yi bulmuştu... Elinde doğru dürüst bir meslek yoktu... Eski futbol resimlerını teker gözden geçirdi.. Derin bir nefes aldı.. Artık kimse attığı golleri kendisine sormaz olmuştu...

/resimler/2016-2/24/1424295347871.jpg

   KAFASI KARIŞMIŞTI.. PEKİ EKSİK OLAN NEYDİ ?

     Kafası karışmştı.. Futbola yeteneği vardı.. Ama eksik olan neydi? Tesis mi? Hoca mı? Kaliteli geliştirici idmanlar mı? Kendisini yeteri kadar desteklemeyen basın mı ? Yoks devamlı "Futbol karın doyurmaz! Sen derslerine çalış !.." diyen annesi mi?..

/resimler/2016-2/24/1424522379579.jpg

     FABRİKA SERVİS ARABASININ CAMINDAN YUTKUNARAK BAKTI...

   En iyisi bu sorulardan kurtulup askere gitmek istedi... Gitti de... Teskere sonrası zor bela kendisıne bir fabrikada iş bulabildi... Fabrikaya giderken servis arabasının penceresinden durakta sırtlarında malzeme çantaları ile bekleşen sporcu çocuklar gördü.. Durgunlaştı.. Gülümsedi. Çocukluk günleri aklına geldi.. Tıkandı.. Bir şey diyemedi..

   Servis arabasının içini börek ve pogaça kokuları çoktan kaplamıştı...

                                                                                       Zeyyat SAYGIN

/resimler/2016-2/24/1425118317448.jpg




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —