Erhan GÖÇMEN Göçmen/yorum

Tarih: 21.01.2021 23:20

SU VE ENERJİDE TASARRUF ZAMANI

Facebook Twitter Linked-in

Ülke olarak yağış beklentilerimiz gecikmiş de olsa geçtiğimiz hafta yurdumuzu etkisi altına alan yağışlı ve çok soğuk bir dönemini geride bırakırken kar ve don olayları ile ilgili olarak ciddi bir mücadelenin yapılmakta olduğunu görüyoruz. Böylesi sert kış şartları ile mücadele ederken sadece devlet ve belediye imkânlarıyla değil, toplum olarak birlikte katılımların yapılmasının da önemli ve de gerekli olduğunu düşünüyorum.

   Aslında 2021 yılına girerken almış olduğum kişisel bir kararımla makale yazmama gibi bir karar da almıştım. Amacım, son yıllarda ihmal ettiğim kitaplarıma dönüş yaparak bol bol kitap okumaktı. Demem o ki, 20 yılı aşkın süre içinde Erdek’te başlayan sonra İlkhaber, Son kurşun, Balıkesir Politika derken son bir yıl içinde de Bandırma Manşet ve son olarak Gönen Gürses gibi yerel gazetelerimizde hiçbir maddi karşılık beklemeden, amatörce yazmaya çalıştığım makalelerime ara vererek yeniden yeni bir şeyler öğrenme dönemimi başlatmak istemiştim ama olmadı, yapamadım. ( Bu arada gazetelerinde bana yer verenlere de çok teşekkür ediyorum)

   Yaklaşık bir haftadır devam eden soğuk hava olayına baktığımda benim bütün korkum, elektrik veya doğal gaz temininde bir aksaklığın çıkmasıyla biz vatandaşların soğukla mücadelesinde büyük sıkıntıların yaşanabileceği ihtimali idi . Gerçektende bu gün 81 ilimizde mevcut olan doğal gazı hem kolaylık ve hem de temiz bir kullanımla beraber ısınma ve de elektrik üretimi adına ülkemiz adına adeta yaşamsal bir ürün olarak değerlendiriyorum.

      Bilindiği gibi doğal gazı bizler ülke olarak ithal ediyoruz. Milyarlarca lira ödüyoruz her yıl dışarıya. Aynı şekilde kullandığımız elektrik üretimi içinde büyük bedeller ödüyoruz. Örneğin yaşadığımız şu çok soğuk günler içinde bir gün içinde 274 milyon metreküp gibi rekorlar seviyesinde bir doğal gazın kullanıldığı ifade edilmekte. Ve de hiçbir sıkıntıyla karşılaşmadan. Aynı şekilde elektrik temini de sorunsuz olduğunu öğreniyoruz. Sonuç olarak ülke çapında gerek ısınmada gerekse sanayide herhangi bir sıkıntıya düşmeden( hava raporları sıcaklıkların artacağını söylüyor) soğuk günleri atlatabileceğimizi düşünüyorum.

     Tamam, havalar ısınacak ama daha önümüzde iki ay gibi uzun bir kış dönemi var bildiğiniz gibi. Dolayısıyla gelecek bir soğuk hava dalgasının bu günlerde olduğu gibi bir hafta içinde yurdu terk etmek yerine iki, üç hafta gibi veya daha uzunca bir süreyle yaşamı etkilerse yine bu kadar rahat olurmuyuz acaba? İşte bu noktaya hazırlıklı olabilmek adına su tüketimi dahil doğalgaz ve elektrik kullanılmasında azami ölçülerde tasarrufa yönelmemiz gerektiğini her zaman için hatırlamalıyız diyorum.

       Özellikle ev ve iş yerlerimizde kullanmadığımız tüm elektrikli araçlarımızı prizlerinden ayırmayla az da olsa elektrik tüketiminin önüne geçebileceğimizi iyi bilmemiz gerekiyor. Bu arada yine ev ve iş yerlerimizde kullanmadığımız aydınlatmalarımızı da kapatalım diyorum. Hele hele ihtiyacın arttığı soğuk kış günlerinde şehir girişlerindeki yol kenarlarında bulunan yüzlerce aydınlatmanın ya azaltılmasını ya da toptan kapatılması ile büyük tasarrufların sağlanabileceğini düşünüyorum.

 Unutmayalım ki enerji hele hele olmayan enerji inanılmaz pahalı bir enerjidir. Demem o ki paramız olsa da soğuklardan kurtulamayız. Dolayısıyla ortak kullanımların olduğu her alanda abartılı kullanımlardan kaçınarak ortalama ihtiyacımızı gidermekle hem aile ve toplum hem de ülke yararına faydalı olabileceğimizi unutmamalıyız diyorum.  


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —