Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Doğa Koruma ve Millî Parklar Bölge Müdürlükleri, “av turizmi(!)” kapsamında, Rize, Artvin, Giresun ve Gümüşhane’de, toplam 27 çengel boynuzlu dağ keçisi ve yaban keçisinin avlanması için ihale düzenledi. 36 milyonluk kanlı ihale! Bas parayı, vur hayvanları!
Nesli tükenmekte olan bu hayvanların, “av turizmi” adı altında katledilmesinin “parayla katil tutmak”tan farkı olmadığına dikkat çeken “Fırtına Vadisi Yok Olmasın Platformu” ve çevre aktivistlerine bırakalım, sözü:
“Yaban hayatı satılık değildir. Yaşamak, her canlının hakkıdır. Bu ihalenin iptal edilmesini istiyoruz. Doğal yaşam mutlaka korunmalıdır. Av turizmi uygulamasına son verilmelidir. Asıl görevi doğayı korumak olan Tarım ve Orman Bakanlığı, Rize 12. Bölge Müdürlüğü’nün, Çamlıhemşin ve İkizdere ilçelerindeki çengel boynuzlu dağ keçilerinin avlanması için yaptığı ihale yanlıştır. Plansız yol çalışmaları, taş ocakları, su kirliliği, orman tahribatı, çarpık yapılaşma ve madencilik faaliyetleri nedeniyle ekosistemin tehdit altında olduğu bir dönemde, dünyanın 200 ekolojik bölgesinden biri olan ‘Fırtına Havzası’ndaki bu ihale kabul edilemez. Bu durum, parayla katil tutmaktır. Bizler, bu ihalenin derhal iptal edilmesini istiyoruz.
Bu yaz, binlerce hektar orman alanımız yangınlarla yok olurken, kendi evleri olan ormanlarımızda yok olan canlıları düşündüm.
Şimdi de, yine kendi evlerinde, korunmasız kişilere yönelecek silahlar kan kusacak. Sonra da, bu silahları acımasızca sıkacak katiller, heybelerinde keçi ölüleriyle, gururla(!) evlerine dönecekler.
Medyada, kendilerine sözü ona “avcı(!)” diyenlerin zaman zaman yanlışlıkla kendilerini vurduklarını gördüğümde hiç üzülmüyorum.
Son söz mü?
Avınız batsın!
YANLIŞ ANLAMA VE DÜZELTME
Bu arada, bir yanlış anlamamı da düzeltmek isterim.
“Hikâyeler ve gerçekler” başlıklı yazımda, ismini vermeden eleştirdiğim Serdar Polat aradı ve sosyal medyadan paylaştığı bir mesajın kesinlikle benimle ilgili değil, Aydın Belediye Başkanlığından istifa ederek, AKP’ye geçen Özlem Çerçioğlu ile ilgili olduğunu, birçok kişinin de bu paylaşımı yaptığını belirtti.
Doğrudur. Herhalde ben bu noktayı atladım.
Demek ki, yanlış anlamışım. Düzeltiyor ve özür diliyorum
Tabii, Polat hakkında daha önce yazdığım, “Yerel politikaya müdahaleler” başlıklı yazımdaki düşüncelerimi de aynen koruduğumu bir kez daha belirtiyorum.