Yaşamım boyunca iki olayı asla spor kapsamında görmedim. Boks ve avcılık! İki insanın birbirini acımasızca dövmesi nasıl olur da ?boks sporu? olarak değerlendirilebilir?
Ya, avcılık! Karşınızda kendini her çeşit koruma olanağından yoksun, tek kurtuluş çareleri, eğer başarabiliyorsa ?kaçmak? olan zavallı hayvancıklara bas kurşunu, işte sana av sporu! Hele hele karda kışta yiyecek arayan hayvanlar ise daha da kolay lokma! Üstüne üstlük bir de avcı hileleri, gümeler?Cinayetten farksız!
Şimdi de, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü?nce, birçok ilde, ?av turizmi? ismi altında, yaban hayvanlarının avlanması için açılan ihale ilanları yer aldı, yaygın medyada. Belirlenen tarihler arasında, 10 bin lira ödeyenler ayı, 6 bin lira ödeyenler, yaban keçisi vurabilecekmiş! Yine, Türkiye?nin birçok ilinde 15 ayı, 109 yaban keçisi, 4 çengel boynuzlu dağ keçisi avlanacakmış! 21 ilde ise avlanacak yaban keçisi, ceylan ve melez yaban sayısının ise daha sonra belirleneceği vurgulanıyor, ihale ilanlarında?
Yaban hayvanlarının canlarını ihale konusu durumuna getirmek ve bu masum hayvanların ölülerinden para kazanmak, insanlıkla ve vicdanla hiçbir şekilde bağdaşmıyor. Üstelik, içinde ?Doğa Koruma? ibaresi geçen bir kurumun, doğanın çok önemli bir parçası konumundaki yaban hayvanlarını katlettirerek, üstelik bundan gelir elde etmesi kadar mantıksız bir uygulama olabilir mi?
Zaman zaman da, çeşitli av derneklerinin, avlanma yarışmaları(!) düzenlediklerini görüyoruz. Hayvan öldürerek yarıştırmak kadar zalimce ne olabilir? Bizde, avcı değil, ?eli tüfekliler? var, ne yazık ki!
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü?nün, ?av turizmi? ismi altında, yaban hayvanlarının avlanması için açtığı ihaleden vazgeçmesini beklediğimizi vurgularken, hayvanların da doğanın vazgeçilmez bir değeri olduğunu bir kez daha anımsatıyorum. Bu gerçeğin ışığında, başta sirkler olmak üzere hayvanların gösteri aracı konumunda kullanıldığı hiçbir gösteriye gitmiyorum.