Bandırma ve çevresine emek verenler
AYTEN MUTLU(1952 Bandırma- ) Bandırmalı şair-yazar
Ayten Mutlu, 1952 yılında, Bandırma’da doğdu. Şehit Mehmet Günenç Lisesi’ni bitirdikten sonra 1975 yılında, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun oldu. Merkez Bankası’ndan emekliye ayrıldı. İnsan ve kadın hakları hareketlerinde yer aldı. Edebi eleştiri üzerine yazılar, şiir, nesir, kısa öyküler ve denemeler yayınladı. Birçoğu çağdaş şairlerden olmak üzere çağdaş şairlerden, İngilizce’den Türkçe’ye şiirler çevirdi. Eskiçağ’dan günümüze kadar birçok edebiyat dergilerinde yayınlanan kadın şairleri üzerine araştırmalar, bazı üniversitelerde bildiriler sundu. Şiirleri Fransa, İsveç, Almanya, İspanya, Senegal, Fas, İtalya, Sırbistan, Irak, Suriye, Ürdün, Makedonya, Romanya, İspanya, Arjantin, Güney Kore, Hindistan, Taiwan ve Rusya gibi birçok ülkede, bazı dergilerde, gazetelerde ve antolojilerde yer aldı.
ÖDÜLLERİ: İbrahim Yıldızoğlu Edebiyat Ödülü(1999), Uluslararası Yalova Şairleri Buluşması Şiir Ödülü(2001), M. Sunullah Arısoy Edebiyat Ödülü(2005), Akköy Dergisi Şiir İşçiliği Ödülü(2015), İsmet Kemal Karadayı Şiir Ödülü(2017)
YAYINLANMIŞ ŞİİR KİTAPLARI: Dayan Ey Sevdam(1984), Vaktolur(1986), Seni Özledim(1990), Denize Doğru(1996), Çocuk ve Akşam(1999), Taş Ayna(2002), Yitik Anlam Peşinde(2004), Ateşin Köklerinde(2006), Uzun Gemide Akşam(2007), Eşikte(2009), İstanbul’un Gözleri(2013), Ruh Döngüsü(2018)
Ayten Mutlu’nun ayrıca çok sayıda yayınlanmış çeviri kitapları da bulunuyor.
AYTEN MUTLU’DAN ŞİİRLER:
DAYAN EY SEVDAM
tüm dağlara kar yağsa
sarsa dorukları boran
ve tüm ışıkları yutsa fırtına
ey sevdam yarınların
dayan
şimdi
kavrulsan da ayazdan
sarsılsan da kaygılarla
sımsıkı sarılmak zamanıdır umuda
umuttur sevgiyle ürer
ve sevmek yürek işidir
ve büyütmek sevdayı
emek işidir
bin yılların çilesini
tutkusunu geleceğin
nakış nakış dokuduğum yüreğimi
ve emeğimi
adıyorum sana
ey sevdam
ey sevdası yarınların
durmadan
yılgınlığa varmadan
dayan
DENİZE DOĞRU
denize doğru, hep denize doğru
kendine azalarak, çoğaltarak kendini
bir kum tanesi gibi yansıtarak gizini
güneşin altından denize doğru
denir ki izi kalır, atlar denize doğru
köpüren boyunları simyanın Çigan sesi
tanrısal bir eczadır, sular denize doğru
can, kırılmış camlardan geriye kum tanesi
çizip göğe sesini akar denize doğru
SENİ BEKLERKEN
seni beklerken
papatyalar açıyor avuçlarımda
her yanım çimen
gelmiyorsun
sararmaya yüz tutuyor fesleğen
saçlarım yosun
umutlarım kardelen
biraz daha gecikirsen
mevsimler tükenecek avuçlarımda
ne rüzgâr kalacak yamaçlarımda
ne içimde bir tek çiçek
bahçelerde açan gülün, esen yelin aşkına
gök bulutun, yer tohumun aşkına
doğa aşkına
acele et!