Dün Cumhuriyet Meydanında; Bandırmaspor, ona gönül vermiş taraftarlar, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Belediye Başkanı Dursun Mirza ve STK’ların temsilcileri toplanarak, haklı olarak “Stat istiyoruz” dediler.
Evet; Bandırmaspor Cin Çukuru arenadan çıkıp, pirenlik kırına, uçurtma uçurulan yere taşındığı günden bu yana; elverişsiz hava koşulları, stadın bakımsızlığının yanında esas önemli olan halk ile bağının kopmasıydı.
Benimde oynadığım dönemlerde cin çukuru zemini kömür ve toprak olsa da, özellikle Perşembe günü yapılan çift kale maçına, binlerce Bandırmaspor taraftarı gelerek idmanlar bile şölen havasında geçiyordu. Yani; stat bu günkü konumuna taşınınca takım ve şehir arasında aidiyet duygusu da kayboldu. Bordo beyazlı renklere aşık taraftarlarda stat taşınınca onlarda kötü koşullar nedeniyle, maçlara gitmediler.
Evet Bandırmaspor’un gerçekten çağdaş, modern ve günümüz koşullarını taşıyacak bir stada ihtiyacı var. Peki kim yapacak?
Elbetteki seçim öncesi AKP Belediye Başkan adayı Cemal Öztaylan iftar sonrası bir hışımla Spor Bakanı Osman Bak’ı arayarak; stat sözü aldı. Belediye Başkanı Dursun Mirza stat için yer sözü verdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın yeni bir stat sözü verdi. Bunlar yaşanalı 7-8 ay oldu. Peki verilen sözler? Onlar daha hayata geçmedi. Çünkü siyasetçiler sizde bilirsiniz politika yaparlar. Söz verirler. Bu da öyle bir şeydi!
Bandırmaspor yönetimi de dün topu daha doğrusu bombayı siyasetçilerin kucağına bıraktı. Biliyorlar ki, bu iş olmayacak takım liderlik için mücadele ederken, taraftarı da bu işin içine dahil ederek, konuyu gündemde tutmayı başardı.
Aslında; Bandırmaspor yönetimi bu konuda yani yeni stat konusunda; cin çukuruna stat isterken, çalışma yaparak, fizibilite, mimari ve mühendislik anlamında dosya hazırlayıp genel hatlarıyla ortaya bir plan ve program ile çıkmaları gerekirdi. Bunu yapmadan stat istiyoruz diyerek aslında seyircinin ve oluşan durumun gazını almış oldular. Bu eksik ve plansız bir durumu ortaya çıkarttı. Böyle olmamalıydı. Sadece stat istiyoruz demekle stat olmaz. Sende ortaya bir takım veriler koymalısın.
Aynı zamanda Bandırmaspor’un bu günden değil, stadın pirenlik kırına yapılmasından bu yana yeni ve modern bir stata ihtiyacı var. Bu güne has ve özel bir durum değil. Ancak; unutulmasın yetmiş seksen yıldır aşılamayan Balıkesir engellemesi de var. Bu iş siyaset üstü demekle olmaz. Olmuyor da. Balıkesir gerçeği ve iktidar gerçeği varken bu işin çözümü nasıl olacak? Birde bu gün yaşanılan ekonomik kriz varken devlet nasıl onay verecek? Bunu da iyi analiz etmek gerek. Büyükşehir Başkanı Ahmet Akın “devlet yapmazsa biz yaparız” dedi. O zaman buyruk yapın! Elinizden tutan yok. Nasıl olacak? Devlet onay vermeden?
Son olarak; Bandırmaspor yönetimi, biz taraftarlar ve şehir yeni bir stat istiyoruz.
Ancak; bu günkü ekonomik şartlar, Balıkesir, siyaset ve Bandırma-Balıkesir çekişmesi de dahil, yöneticilerin söylediği gibi bu iş siyaset üstü dür sözü gerçeği yansıtmıyor. Tam da siyasetin göbeğidir.
O zaman o göbeği biz kendimiz keseceksek nasıl olacak? Birde unutulmasın Bandırma birinci derecede deprem bölgesi. Bandırma, Balıkesir ve siyaset bu konuda duyarsız. Deprem kapımızda. Bandırma’nın yüzde elli ikisi 1999 depremi öncesi yapılan evlerde oturuyor. Bandırma halkı da deprem konusunda duyarsız kalan; kamu ve Belediye hatta siyasetçilere Bandırma’nın deprem konusunda duyarsız ve eylemsiz kaldığını haykırıyor.
Aşağı tükürsen sakal, yukarıya tükürsen bıyık misaliyiz.
Bandırmaspor yeni bir stat istiyor.
Bandırma depreme dayanıklı sağlam ve yaşanabilir bir kent istiyor.
Her ikisi de siyasetin siyasetçinin iki dudağı arasında.
Olur mu?
Sizce?
Şimdi top siyasetçilerde, devlette, spor Bakanında, Büyükşehirde…
Hem yeni bir stat, hem de Bandırma’nın deprem konusunda en az seviyede etkilenmesi için yapılacak çalışmaları, planlamaları yakından takip edeceğiz.
Bakalım neler olacak?
Bekleyip göreceğiz. Tabi nasıl olacak? Yeni bir stat nereden baksan bugün start verse en az iki yıldan önce bitmez. Böyle de bir durum var.
Derviş misali bekleyeceğiz.
Can EMRE