Sürekli konuşan hiçbir şey öğrenemez.
Öğrenmek için okumak, araştırmak, uzmanlarla çalışmak, bilenlere danışmak, bilim insanlarını desteklemek ve onları dinlemek gerekir.
Toplumun önündeki kişiler insanlara bilgi verecek, onları öğrenmeye yönlendirecek şekilde ve kalitede konuşmak zorundadırlar!
Tarafsız Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ı izliyorum.
Sürekli konuşuyor, hiç susmuyor.
Her gün en az iki defa kameralara ve mikrofonlara bir şeyler söylüyor.
Bazen öylesine abartıyor ki, kabristanda bile konuşuyor!
Hem basının %95’ini oluşturan Haram Medyası, hem de kapatılmaktan korkan diğer medya kuruluşları anında canlı yayına geçiyor. AKP İl Başkanlarının saçma-sapan konuşmalarını bile dinlemek zorunda kalıyoruz.
Erdoğan sürekli konuşuyor konuşmasına da ne söylüyor?
Söylediklerinde Türk Milletinin dertlerine derman olacak, incir çekirdeğini dolduracak bilgi var mı?
Ya siyasi rakiplerine hakaret ediyor, ya kendisine oy vermeyen vatandaşlara ayar veriyor (kendi tabiriyle) ya da danışmanlarının yazdıklarını “anlamını bilmeden” camdan okuyarak vaaz vermeye kalkıyor.
İçerik açısından çok sığ olan bu konuşmalarda, ülkemizin geleceğine yön verecek, gençlerin önüne bir vizyon koyacak, insanlara güzelliği doğruyu gösterecek bir tane olsun bilgi var mı?
Türkiye gibi bir dünya devletini “Tek Başına” yöneten biri, “Herşeyi ben bilirim” havasına kendisini kaptırırsa bilimi, bilimsel gelişmeleri, dünyanın nereye gittiğini ıskalarsa, bilenlere tahammül edemeyip yanından kovalarsa, ülkenin geleceği çok zora girer.
Üstüne üstlük Üniversiteler, gerçek bilim insanları, medyanın çoğunluğu, sivil toplum kuruluşları, sendikalar, toplumun örgütlü kesimleri korkarlar veya kendi çıkarları için Türk Milletini satarlarsa gelecek olan felaket katmerli olacaktır. Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu durum maalesef tam da budur.
DOĞRU Parti olarak ise bizim yapacağımız da şudur;
Tek başımıza kalsak dahi, Türk Milletine doğruları anlatmaya, yüreklendirmeye, kendi kaderine el koymayı öğretmeyi ısrarla ve sürekli olarak sürdüreceğiz.
Biz sadece Türk Milletine güveniyoruz!
İngiliz Muhipleri 20 Mayıs 1919’da İstanbul’da kuruldu.
İlk gün maalesef 40 bin kişi bu mandacı cemiyete üye oldu!
Fakat ertesi hafta, Türk Kadınları Kadıköy’de bir miting düzenlediler. Mustafa Kemal’i ve Kuvayı Milliyeyi desteklemek için yapılan mitinge 40 binden fazla insan katıldı!
Eğer, Türk Milletine doğrular anlatılırsa, bizden başka hiçbir millete nasip olmamış “Sağduyu” dediğimiz birlik ruhu harekete geçer ve tarikat-cemaat artığı İhvancıları geldikleri yere, demokratik yolla göndeririz.
DOĞRU Parti bu zor görevi başaracak bilgi ve cesarete sahip vatanseverlerin toplandığı bir Çoban Ateşi Hareketidir…
Ne Mutlu Türküm Diyene!
Sağlık ve başarı dileklerimle 20 Ocak 2021
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı