Recai ÇEVİK

Tarih: 09.10.2019 23:41

Dünya gider Mersin´e, biz gideriz?

Facebook Twitter Linked-in

MADEM Kİ, dünya bilgi toplumu aşamasına geldi, şapkamızı önümüze koyup bir güzel düşünmemiz, karşılaştırmalarla, gideceğimiz yolun çağdaş ve akılcı yol olmasını sağlamalıyız.

MADEM Kİ, üretmeden tüketmek, bu dünya da artık mümkün değil, bilgi üretiminin önünde ki kültürel, yapısal, hukuksal ve ekonomik engelleri kaldıramazsak, AB´ye yüzümüzü ? gözümüzü döndürmezsek, bu bilgileri kimden, kaça, nasıl, ne bedeller ödeyerek ithal ederiz?

MADEM Kİ, internet bir yaşam tarzı haline gelmiştir? Bilgi sektörünü hala ticaret odalarında mahrukatçılar ve kozmetikçilerle eşdeğer tutarak bunu nasıl başaracağız. Hazırlopçu olmaktan ne zaman kurtulacağız?

MADEM Kİ, ezbere dayalı eğitim sektörü çöktü, yeni bir eğitim sistemi uygulayabiliyor muyuz?Ne yapıyoruz? Gelişmiş ülkeler öğrenmeyi öğretme odaklı paradigmalara dönüştürdü. Öğren ? öğret ? yap faydacılığına nasıl dönüştürülecek eğitim anlayışımız?

MADEM Kİ, bilgiyi, yaratıcılığı yüzyıllar boyu tökezlettik, küçümsedik,?düşün düşün boktur işin? dedik, ?icat çıkarma? dedik, düşünmeyi, soru sormayı delilikle yan yana koyduk, ihtiyaç duyduğumuz yenilik ve yaratıcılığı nasıl ? nereden ? ne zaman yakalayacağız?

MADEM Kİ, bilişim teknolojileri yeni dünyada var olmak için bir yol açıyor, biz bu teknolojilerle yatıp kalkmak için daha ne bekliyoruz. Şu dinsel yobazlık basitliğinden, körlüğünden kurtulmanın ışığını ne zaman yakalayacağız?

MADEM Kİ, temsili demokrasinin yerini katılımcılık alıyor, eskiyen devlet ve devletçilik kavramı, online hükümet ve dijital devlet haline getirmek için kimi, neyi, neden bekliyoruz. Neden her değişimden ödümüz patlıyor?

MADEM Kİ, her toplum layık olduğu şekilde yönetilir, layık olduğu yöneticileri seçer, neden ufuksuz, vicdansız, yüreksiz, bilgisiz, gereksiz yöneticileri değiştirmiyor, sadaka ekonomisi ile yaşamaya baş eğiyor, yeni insanları neden iktidarda denemeyi beceremiyoruz?

MADEM Kİ, başı kesik tavuk gibi yok olmak istemiyoruz, çağdaş firmalarımızla, binlerce sivil toplum kuruluşlarımızla, bu coğrafyada Tanrı´nın bize bahşettiği olanakları, neden bilimsel ve teknolojik verilerle birleştirerek çağdaş bir toplum yaratma gayretinde değiliz. Neden tek tip, düşüncesiz, sadece inanan insanlar var etmenin, DUVARLAR ÖRMENİN telaşındayız.

          NEDEN?

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —