Hayatın gerçekliklerinden habersiz, duygusuz ve bencil aileler geliyor.
İçinde bulunduğumuz
Kaos onları hiç ilgilendirmiyor.
Yaşamın acı gerçekleri çizgi film tadında izliyorlar ve yürekleri hiç acımıyor.
Hayatlarının odağındaki şey eğlenmek. Eğlenmedikleri tüm zamanları kendilerine bir işkence olarak görüyorlar. Kendileri için yapılan fedakarlıkların hiç farkında değiller....
Kıymet bilmiyorlar ve vefasızlar...
Herkesi kendine hizmet etmek için yaratılmış görüyorlar.
İnsanlara verdikleri değer, onların isteklerini yerine getirebildikleri ve ne kadar eğlendikleriyle orantılı. Hayatlarında eğlenmeden başka bir amaç olmadığı içini artık tek eğlence kaynağına dönmüş telefon ve tabletlerini ellerinden aldığınızda, dünyanın sonunun geldiğini zannediyorlar.
Bütün aile maneviyatı, en iyi fiyatı verene satacak kadar maneviyattan yoksunlar.
Aile onlar için son model bir cep telefonundan daha değersiz.
20 Yıl sonra bu çatı nasıl ana – baba olacak ?
Kendine hayrı olmayan çocuk yetiştirecek ?
Evlerini nasıl idare edebilecek ?
Bütün bunlar neden oluyor izah edeyim ;
Altın kafeslerde yetişiyoruz artık. Uçmayı bilmeyen kuşlar gibi.
Bu aileler hayattan bihaber.
Yorgunluk nedir bilmiyor bu çatı. İki adımlık mesafelere bile arabayla gidiliyor onlar,
yorulmasınlar diye. yorulmuyorlar.
Yokluk nedir bilmiyorlar, daha istemeden her şeyi önlerine sunuyoruz.
Bu yüzden varlığın kıymetini bilmiyorlar.
hissetmiyor yaşamı, açlığı bilmediği için açlara acımıyor,
üşümek nedir bilmedikleri için sokaktaki evsizleri umursamıyor.
Yokluk nedir bilmedikleri için ekmeğe gelen zam onların dikkatini bile çekmiyor,
haber kalabalığı olarak görüyor, gülüp geçiyorlar.
Kıymetini bilmiyorlar ekmeğin, elbisenin, barışın ve huzurun, ana babanın…
Müdahale edilmezse gelecek iyi şeyler getirmeyecek
Bu sorun aile çatısı
Bırakmaz..
Bu sorun çözülmezse ülke çözülecek…
Boşanmalar....
Kaçınılmaz.