Yaşadığımız şu son üç yıla baktığımızda sadece iki ay önce başlayan Rusya- Ukrayna savaşı değil önce pandemi ile başlayan sonrasında tedarik zincirlerinde yaşanan kırılmalarla beraber ülkelerce hiç de öngörülemeyen büyüklükte ciddi bir ekonomik ve sosyal olumsuzluklar dönemi ile karşılaştık.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen özellikle bizim ülkemizde başta deprem olmak üzere sel, yangın, müsilaj gibi pek çok ülkede sık karşılaşılmayan tabii afetleri de ortaya koyarsak eğer ülke olarak çok zor bir dönemden geçmeye çalış tığımızı söyleyebiliriz.
Yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen kısıtlı olanakları ile beraber yüce devletimizin en kısa sürede felakete uğrayan vatandaşlarımızın yanında bulunarak onlara gereken desteğin verilemesindeki yaklaşımlarını iyi biliyoruz.
Ve son günlerde yaşanan iki bebek olayına baktığımızda da iyi bir çalışma gördüğümüzü düşünüyorum.
Özellikle Hollanda’da yaşayan Faslı bir annenin hastanede tedavi görmekte olan bebeği ile ilgili olarak sosyal medyadan yaptığı çağrıya Türkiye olarak devletimizin cevap vermesini çok olumlu bakanlardanım. Bu bağlamda Hollanda’ya gönderilen bir ambulans uçakla Türkiye’ye getirilen ve tedavi altına alınan bebek için de iyi dileklerimizi sunuyoruz.
Bir diğer bebeğimiz de Pendik’te sokağa terk edilen Nisa bebeğimizle ilgiliydi Annesi tarafından sokağa terk edilen bebeğin Acil Tıp Teknikeri Büşra Durmaz tarafından bulunup hastane de tedavi altına alınmasıyla ilgiliydi bu haberde Dileriz her iki bebeğimizin de tedavisi olumluya dönerek sağlıklı bir yaşama kavuşurlar.
Aynı şekilde salgın döneminde de tedavileri zora giren vatandaşlarımızın ambulans uçaklarla Türkiye’ye getirilerek tedavilerinin yapıldığını, yine salgın nedeniyle zora düşen binlerce vatandaşımızın ülkemize taşınarak ücretsiz karantinalara alındığını da iyi hatırlıyoruz.
Hele hele son dönemlerde yaşanan yangın, sel ve deprem felaketlerinde zarar gören vatandaşlarımızın hemen yanında olan, onların ihtiyaçlarını görmede yardımcı olan bir devlet anlayışına da tanık olduk.
Demem o ki ister yurt içinde isterse yurt dışında olsun zora düşen tüm vatandaşları için hemen harekete geçerek çözüm üretebilen bir sosyal devlet olma anlayışını hayata geçirmek laflarla, sloganlarla değil güncel hayat içindeki gerçek çalışmalarla ancak ortaya konulabildiğini de görmemiz gerekiyor.

