Geçmişten gelen yerleşim merkezlerini incelediğimizde. Çoğu ya dağ eteklerine yapılmıştır. Ya da tepelere yapılmıştır. Bunun sebebi tarım alanlarını korumak ve doğa felaketlerini önlemek içindir. Günümüzde ise işin kolayına kaçılarak. Yerleşim yerlerinde düz ova ve vadiler tercih ediliyor.
Giresun ve Rize de meydana gelen sel felaketi yanlış yapılanmanın getirdiği bir felakettir. Bu felakette hayatlarını kaybeden asker ve sivil vatandaşlarımıza Allah rahmet eylesin. Ülkemizin başı sağ olsun. Ailelerine Rabbim sabırlar versin. Mallarını kaybeden vatandaşlarımıza inşallah devlet şefkatli elini uzatacaktır. Allah yardımcıları olsun. Doğayı kendimize uydurmaya çalışmayacağız. Bizim doğaya uymaya çalışmamız gerekir.
Doğaya meydan okur gibi istediğimiz yere istediğimizi yapmaktan imtina etmeliyiz. Bu işler ahbap çavuş ilişkileri ile yürütülemez. Dere yataklarına imar izni verilmemelidir.Vatandaş imar isteye bilir. Yönetimlerin bu isteklere olumlu cevap vermemesi gerekir. Ahbap çavuş ilişkilerine yönetimler izin vermemelidir. Böyle durumlarda ahbaplar işe girerse kendi vatandaşına kötülük etmiş olur.
Bu felaket olayında canı yananların çoğu ahbaplarını devreye sokmuşlardır. Dereler bize doğanın bir hediyesidir. Köylü arazisini sular, hayvanlarının sular, dereler onlar için bulunmaz bir nimettir. Oradaki yaşam yerine hayat veren o derelerdir. Derelerin kıymetini dere kenarında yaşamayan bilmez. Şimdi bu felaketin gelmesine kimler davetiye çıkarmıştır. Buradaki derenin üzerine kaç tane HES yapılmıştır.
Önümüze gelen her yere HES yapılmaz. Ayrıca bu dere yatağına nasıl imar izni verilirdi. İmar izni verenler sorumluluk alacaklar mı? Tarım bakanı dere yataklarına ev yapılmasın diyor. Pekiyi burada dere yatağına evler yapılırken. Buraya neden müdahale edilmedi? Ve neden imar izni verildi. Doğanın yapısını bozarsanız. Doğa eninde sonunda intikamını alır. Geçmişte dere yataklarına yerleşim yeri yapıldığını gördünüz mü? Bırakın dere yatağına yerleşim yeri yapmayı. Ovalara dahi genelde yerleşim yerleri yapılmamıştır.
Yollar yaparken dere yataklarına yapılmamalıdır. Bu olaydan mutlaka ders alınmalıdır. HES yapılırken ince eleyip sık dokunmalıdır. Kesinlikle dere yataklarına imar izni verilmemelidir. Mümkün mertebe dere yatakları korunmalıdır. Ve derelerin bakımları yapılmalıdır. Bu yaşadığımız felaketi Allah bir daha yaşamayı ülkemize göstermesin. Saygılarımla.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu varlığım Türk varlığına armağan olsun diyenlere! Ne mutlu demokratım diyenlere! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
25 -08- 2020 Mustafa KOÇAL

