Hatırlarsanız, 31 Mart’ta yeni seçilen CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanlarına yazılarımda ısrarla şunları söylemiştim;
“Eğer başarılı ve kalıcı olmak istiyorsanız, sizden önce AKP’den Belediye Başkanı seçilenlerin dönemlerinde yaptıkları yüksek tutarlı ihalelerini,
özellikle “Kupon Araziler” ve yandaş Vakıf-Tarikat-Cemaatlere satılmış “Kamu Kuruluşlarının, Hazinenin arazileri üzerinde yapılmış İmar Yolsuzluklarını” uzmanlara inceletip, suç unsuru olanları mutlaka yargıya verin ve takipçisi olun!”
Geçen hafta da şunu sormuştum;
Şunu; Türk Milletine asla anlatamazsınız!
-İstanbul’da yapılan 25 yıllık (1994-2019) İmar Yağmasını (Milyarlarca Dolar) kimler yaptı? Kimler haksız yere zenginleşti? Tarikat-Cemaat-Vakıflara ne kadar para aktarıldı? Belediye ve Şirketlerinin Yönetim Kurullarında görevli olanların malvarlıklarındaki artışı kamuoyu ile paylaşın!
- 5 Dönem Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı, 1 Dönem Keçiören Belediye Başkanlığı yapan, Ankara’yı parsel-parsel satan, sadece bir plastik park için 830 Milyon Dolar harcayan İ. Melih Gökçek’in hala serbest gezmesini kimseye anlatamazsınız.
Tabii ki bizi dinlemediler. Ya ne yaptılar? CHP Genel Başkanını, AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın ayağına gönderdiler! Bize, “Erken seçim yapalım diye oy vermediler” dediler. Türk Milletinin CHP’yi birinci parti yapmasının gücünü götürüp Sarayın kapısına attılar!
Ne uğruna? Normalleşme ve Yumuşama dedikleri aldatmaca adına!
CHP’nin bu tavrı bazı çevrelerde şöyle anlaşıldı;
“Sen bize dokunma, biz de size dokunmayalım ve bunu kamuoyuna Normalleşme-Yumuşama olarak takdim edelim!”
Türk Milleti ve CHP’liler şaşkınlık içindeydiler! Biz mi anormaldik ki, normalleşmek istiyoruz. Hukuku, Laikliği, Sosyal Devleti ve Siyasi Ahlakı, bunlar bozmadı mı?
Bu yumuşama bürokraside şöyle anlaşıldı; “AKP gidiyor diye düşünüp, CHP’ye belge-bilgi gönderenler, akışı hemen durdurdular. Yahu bu ikisi anlaşmış, biz niye kendimizi riske edelim, dediler…
CHP, bu yönetimi ve dört parçaya bölünmüş haliyle, daha önce AKP’nin yaptığı (Bir Savcı-Bir Yargıç-Bir Gizli Tanık kumpasına karşı duramaz.
AKP her ay 1 veya 2 Belediye Başkanını hapse atar, hem kamuoyunu yönlendirir; hem de “Kimin hırsız olduğunu gördünüz mü? Bunların cibilliyetleri bozuk” diye 24 saat propaganda yapar.
Küresel Çete elemanları olan AKP-MHP-HÜDA PAR ve tüm Bölücü Dinci Çetelerle müzakere edilmez. Cesur ve DOĞRU olacaksınız, onları yeninceye kadar mücadele edeceksiniz…
Cumhuriyet Tarihi boyunca ilk kez bu kadar güçlü bir İÇDÜŞMAN Çetesiyle karşı karşıyayız. Bir ve beraber olmak zorundayız. Çünkü, böylesi gelmedi!
Bakın Aşık Mahzuni ne diyor;
Bizim toprak, toprak olduktan beri/Bunun gibi daha arsız gelmedi,
Bu kadar sap yeyip saman bırakan/Ağzı çirkin, yüzü nursuz gelmedi.
Zehir ile yâremizi elledi/Ateş ile terimizi yelledi,
Bizin elin anasını belledi/ Böyle dinsiz böyle hırsız gelmedi…
Sağlık ve başarı dileklerimle 19 Ocak 2024
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Kurucu Genel Başkanı
