Murat KARAHAN

Tarih: 20.04.2025 23:52

HOŞ GELİŞLER OLA

Facebook Twitter Linked-in

DEVAM-  Firuze hanım kocasının omzuna başını koyup sessizce ağladı. Sen bilirsin Hüseyin demekle yetindi. Ertesi gün, ertesi hafta derken iki göz odanın eşyaları toplandı. Kalan koyun ve kuzular köydeki komşulara bırakıldı. Evlerinin kapısına kilit vurup Kars’a doğru yola çıktılar…

Aradan altı ay geçmiş geldikleri şehirdeki akrabalarının yardımıyla evlerini alıp kaldıkları yerden devam etmişlerdi. Bir akşam evlerinin kapısı çalındı. Gelen oğullarıydı. Terhis olup önce köyüne geri dönmüştü. Ailesinin taşındığını muhtardan öğrenip ilk arabayla Kars’a gelmişti. Sarılıp hasret giderdiler. Vatanın her bir yeri işgal altındayken, her cepheden şehitler onar onar geliyordu. Böyle gitmeyeceğini bilen birileri de vardı vatanın kara bağrında. Cepheden cepheye koşan kurmay subay Mustafa Kemal ve silah arkadaşları yurdu düşmandan kurtarmanın yollarını arıyorlardı.

 Amasya, Erzurum, Sivas kongreleriyle Anadolu’ya ayak basıp gittiği her yerde silahlı mücadelenin şart olduğunu anlatıp, halkı kurtuluş savaşına hazırlamanın telaşı içerisindeydi. Nitekim tarihler 1919 Temmuz ayını gösterirken Erzurum Kongresi ile Kafkas Cephesine ve Doğu illerine bir umut ışığı doğdu. Vatanın bağrına saplanmış hançer nihayet söküp atılacaktı. Öyle de oldu. Dört yıl misak-i millinin sınırları içerisinde çetin mücadeleler yaşandı. Oğulları Muzaffer gönüllü olarak tekrar askere gitti. Cepheden cepheye koştu. Vatan savunmasını da koca dört yıl geçirdi. Şanlı Türk ordusunun sancağını gururla her tepeye silah arkadaşlarıyla birlikte diktiler. 

Vatan kurtulmuş askerler terhis edilmişlerdi. 1923 Yılında Cumhuriyet ilanı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atıldı. Muzaffer askere gittiğinde bıyıkları daha çıkmamış genç bir delikanlıydı. Tam sekiz yıl Doğu illerinde basmadığı toprak kalmamıştı asker ocağında. Firuze hanım helvalar çalıp, lokmalar döktürdü…DEVAMI VAR-


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —