Partiler seçim beyannamelerini açıkladı. İki partinin seçim beyannamesi AKP'yi telaşlandırdı. AKP kendi beyannamesini açıkladı. Beyannamelerinde emekli, memur, işçi, esnaf, köylü yer almıyor. Türklüğün yok edilmesi, başkanlık sistemi gibi alt tabakayı ilgilendiren bir kısım yok. Fakat CHP'nin dini bayramlarda birer maaş ikramiye vereceğim açıklaması üzerine. Başbakan Davutoğlu Temmuz ayından itibaren emekli ve memurlara 100 TL zam vereceğiz diye açıklama yaptı. İktidar olan parti Nisan ayından itibaren diye bilirdi. Temmuz ayından itibaren olması, bize oy verirseniz demektir. Aynen yargıda yapılan seçimde. Dönemin adalet bakanı Bekir bozdağ hâkim ve savcılara 1.155 TL zam vereceğiz demişti. Arkasından seçimden sonra diye ilave etti. Bunun anlamı seçimde bizim desteklediğimiz liste kazanırsa zammı vereceğiz idi. Ne tekim iktidarın desteklediği liste kazandı. Vaat etikleri zammı hâkim ve savcılara verdiler. Şimdi başbakan Ahmet Davutoğlu da bizi iktidar yaparsanız 100 TL zammı alırsınız demek istiyor.
Hâlbuki bugün ekonomik yönden en çok sıkıntı çeken emekli, memur, işçi, (bilhassa asgari ücretliler) esnaf, köylü bunlar seçim beyannamesinde yer almayacak. CHP'nin iki maaş ikramiye vereceğim demesine karşılık. Temmuzda 100 TL vereceğiz diye karşılık vermesi. Beyanname de yer almamış olmasına rağmen dile getirildi. CHP esas seçim beyannamesini açıklayınca telaşa kapıldılar. Çünkü en çok sıkıntı içersinde olanları ferahlatacak maddeler içeriyordu. Çünkü AKP'nin seçim beyannamesin de yer almayan ülkenin en çok sıkıntı içersinde olan kesimi CHP seçim beyannamesinde yer vermişti. Hemen taarruza geçtiler. Bunları yapması mümkün değil. Kaynağı nerden bulacaklar kaynağını göstersinler diye saldırıya geçtiler. Hem başbakan hem de cumhurbaşkanı. TV programlarında devamlı bu konuyu dile getirdiler. Bu da yetmedi! Maliye bakanı Mehmet şimşeği devreye soktular. Oda yetmedi ekonomiden sorumlu Babacanı devreye soktular. Bunlar işin uzmanı olduğu için etkili olur düşüncesi ile devreye sokuldu.
Başbakan davutoğlu CHP lideri ile alay edici bir tavır içersinde. Aslı yok yaylasında bin koyunum var türküsünü söylüyor diyerek alay etti. Ülkenin gelir kaymakları bellidir. Ülkenin bütçesi bu gelir kaynaklarına göre yapılır. Kaynak bulmak için uzman olmaya gerek yoktur. Gelir kaynaklarına göre bütçe yapıldığına göre. Bu bütçeyi tasarruflu kullanırsanız başka yerden kaynak aramaya gerek yoktur. İktidar şimdiye kadar vaki olmayan cumhurbaşkanının örtülü ödenek kullanmasına kaynak bulunuyor. Abdullah Gül cumhurbaşkanı iken bütçeden cumhurbaşkanı bütçesine 195 bin TL ayrılıyor. Ve Abdullah gül bu bütçeden Tayyip Erdoğan'a 105 bin TL bırakıyor. Bütçeden ayrılan cumhurbaşkanı bütçesi % 50 artırılıyor 395 bin TL ayrılıyor. Bunun üzerine birde örtülü ödenek kullanması getiriliyor. Giderayak enerji bakanına 709 bin TL'ye araba alınıyor. Ne imiş ihtiyaçtan alınmış. Giderayak emekli milletvekillerine 740 TL zam yapılıyor. Ak sarayın üç aylık elektrik faturasına üç bin TL ödeniyor. Bakanlık emrine araba alınmıyor. Kiralık araba kullanımına gidiliyor. Araba fiyatının iki katına araba kiralanıyor. Üç uçak var iken AKP döneminde 2 uçak daha alındı. Son alınan uçak teknolojinin bütün gereçleri ile donatılmıştır. Ayrıca AK saraya kaynak bulunuyor. Asgari ücretin 1.500 TL olmasına kaynak bulunamıyor.
Üst tabakaya ve üst tabakalarda görev yapanların harcamalarına kaynak bulunuyor. Alt tabakaya yapılacak zamma kaynak bulunamıyor. Şimdi durmadan CHP'ye nereden kaynak bulacaksın diye soruluyor. Ve CHP'nin seçim beyannamesi konuşuluyor. AKP'nin seçim beyannamesi konuşulmuyor. Esas konuşulması gereken AKP'nin seçim beyannamesidir. Çünkü kendilerini esas alan bir seçim beyannamesi hazırlanmıştır. Kendi menfaatleri doğrultusunda hazırlanan seçim beyannamesi konuşulmalıdır. Neden bu beyannamede vatandaş yok diye konuşulması gerekirken. Vatandaşın olduğu bir seçim beyannamesi konuşuluyor.
AKP HDP'nin seçim beyanname sinide eleştiriyorlar. Onların seçim beyannamesi de vatandaş eksenli olarak hazırlanmış onun için eleştiriyorlar. Adeta onlara neden vatandaş eksenli beyanname hazırladınız diye dövecekler. Bu vatandaşın seçim beyannamesinde yer alması AKP'yi neden bu kadar tedirgin ediyor. Bunlarda Türklüğü yok etmek ve başkanlık sistemi ile ilgili bir beyanname hazırlasalardı. Can ciğer kuzu dolması olurlardı. Uzman olaya gerek yok. Bütçe tasarruflu kullanılırsa kaynak bulunur. Saygılarımla.
Biz Türklüğümüzle gurur duyuyoruz. Türkoğlu Türk'üz, böylede kalacağız. Kıskananlar çatlasın.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 25 -04 2015 Mustafa KOÇAL