Rifat Serdaroğlu (SERDARCA)


KEMAL BEY’İ HOŞÇA TUTUN!

KEMAL BEY’İ HOŞÇA TUTUN!


Pir Sultan Abdal’ın çiftçilere verdiği öğüdü bilir misiniz? Şöyle der;
“Öküzün damını alçacık yapın/Yaş koman altına kuruluk serpin/
Koşumdan koşuma gözlerin öpün/İreçberler hoşça tutun öküzü!”

Neden böyle demiş? O dönemde Traktör mü vardı da çiftçiler kullanmadı?
Öküz olmasa, ne tarla sürülüp ekilecek, ne ürün biçilecek, ne karın doyacak! Bu yüzden, o zamanlarda Öküz, servet gibi idi.
Hoşça tutun deyişi bundandır, Pir Sultan Abdal’ın…

23 Mayıs 2010’da, CHP’nin başına Kemal Bey oturtuldu!
İşte o zamandan bu yana CHP Örgütü, Kemal Bey’i hep hoş tuttu.
Kemal Bey, sap yeyip saman çıkardı, fakat CHP’liler alkışladı!
Bizler eleştirince “Yapma be Serdaroğlu” hiç muhalefete muhalefet
edilir mi? AKP’ ye mi çalışıyorsunuz, dediler!

Genel Başkan oldu, ilk işi Tunceli’de Miting düzenledi. Tunceli’de,
“Genel Affın Yolu, herkes için açılsın” dedi. Sordular, “Öcalan’a da mı?
Biz ayrımcı değiliz” dedi.

Hemen Türban’a özgürlük çağrılarını başlattı. Oysa CHP, 2008 yılında konuyu Anayasa Mahkemesine taşımıştı. İmzalardan biri Kemal Bey’e aitti.

12 Eylül 2010’da, Yüksek Yargıyı FETÖ’ya bağlayacak Anayasa değişikliği referandumu yapıldı. Ama Kemal Bey oy kullanamadı. Taşımayı unuttuğu için nüfus kütüğü İstanbul’da kalmıştı!

AYM, AKP’yi “Laiklik Karşıtı Eylemlerin Odağı” olduğu için mahkum etti, ama Kemal Bey “Türkiye’de Laikliğin tehlikede olduğunu düşünmüyorum” dedi.

2011’de Sivil Toplum Raporunda; “Tarikatlara saygılı olacağız. Onlar insanların manevi doyuma ulaşmalarını sağlayan kuruluşlardır” diyerek, şimdiki sahte diplomalı M. Eğ. Bakanı Yusuf Tekin gibi, tarikatları sivil STK’lar
olarak tanımladı.

CHP’li gençlere “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” sloganını yasakladı.
Bugün kendisi ile beraber olan Bursa MV, Atatürk’ü “Katliamcı” ilan ederek,
“Dersim’in hesabını soracağız” dedi. Kemal Bey bu adamı öptü!

2014 Cumhurbaşkanlığı Adaylığında, babası ATATÜRK düşmanı olan, 27 yaşına kadar Türkiye’ye uğramayan bir İhvancıyı CHP’nin Cumhurbaşkanı yaptı.

16 Nisan 2017 Referandumu, Cumhuriyetin ve Demokratik rejimin yıkılmasına giden yolu açan bir oylamaydı. Oy kullanma günü saat 16.00 da
2,5 Milyon oy MÜHÜRSÜZ ZARFLARA konuldu, geçerli sayıldı. Kemal Bey, İTİRAZ BİLE ETMEDİ!

2023 CB Seçimlerinde, tüm itirazlara rağmen kendi aday oldu, kaybetti.
Erdoğan’ın 3. Kez Cumhurbaşkanı Adayı olmasına yine itiraz ETMEDİ.

Kemal Bey’in en büyük ihaneti şudur;
14 Mayıs 2023 birinci tur CB seçimi sonuçları Kemal Bey’in ikinci turda da kaybedeceğinin kanıtı idi. DOĞRU Parti olarak kendisine şunu dedik;
“Kemal Bey, ikinci turda da kaybedeceksiniz. İkinci tur adaylığınız kesinleşince adaylıktan istifa edin. Seçim tek adaylı referanduma döner. Birleşik oy pusulası kullanılır. Siz, Türk Milletine seslenin ve deyin ki;
“Aziz Türk Milleti! Anladım beni seçmeyeceksiniz. Bu yüzden istifa ediyorum. Seçim referanduma dönecek. Sığınmacıların Türkiye’de kalmasını ve milyonlarcasının daha gelmesini ve ülkemizin bir Arap Ülkesi haline dönüşmesini istemiyorsanız, aksine Tek Adam Faşizminin bitmesini ve Parlamenter Demokrasiye dönmemizi istiyorsanız, Erdoğan’a, geçerli oyların %50’sinden azını verin. Ülke 45 gün sonra seçime gider.
Ben de size söz veriyorum ki, aday olmayacağım, Mansur Yavaş’ı veya Ekrem İmamoğlu’nu CB Adayı olarak göstereceğim. Ülkemizi beraberce Parlamenter Demokrasiye döndürelim. Gelin bu tarihi fırsatı kaçırmayalım,” dedik, anlamadı bile! Hala da anladığını zannetmiyorum.

Kemal Bey, bir Genel Başkan için en ağır yenilgiyi kendi Kurultayında yaşadı.
Kendi seçtiği delegelerin ve kendi oluşturduğu Milletvekillerinin oylarını alamadı ve seçimi kaybetti.

Beklenen, köşesine çekilip partisini desteklemesi idi. Ama maalesef olmadı. Bir kez daha hırsı, aklının üstüne çıktı, kendi partisine Kayyım olmak utancını yaşamak istedi. Hayırlısı olsun, demiyorum! Çünkü;

Sayın Prof. Dr. Şahin Filiz son yazısında bakın ne güzel demiş;
“Türkçenin kültürel bilinçaltına bir ur gibi işlemiş “Hayırlısı Olsun” ifadesi, masum bir temenninin çok ötesinde, derin bir toplumsal patolojinin ve teolojik bir açmazın dilsel semptomudur.
Görünüşte bir dua, derinde sorumluluğun topyekûn reddi.
Görünüşte bir tevazu, özünde iradenin ve aklın gönüllü idamıdır.
Bu söz bir iyi niyet değil, bir düşünsel iflas beyanı, bir irade iptal fermanıdır.”

Sözü uzattık, özür dilerim.
Kemal Bey’in ne CHP’ye, ne de Türkiye’ye katacak bir şeyi olmadığı gibi, kötülük yapacak bir gücü de yoktur. Kemal Bey, aynen Erdoğan gibi, aynen Akşener gibi, aynen Bahçeli gibi, aynen Çiller gibi, aynen Mehmet Ağar (vs) gibi, Türk Siyasetinde olmayacak! Bu konudaki düşüncelerimi Sayın Yılmaz Özdil ile paylaştım. Salı günü de izninizle ben yazacağım.

Sağlık ve başarı dileklerimle 30. Haziran 2025
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Kurucu Genel Başkanı

YAZARLAR

  • BIST 100

    9404,89%1,12
  • DOLAR

    39,84% 0,32
  • EURO

    46,74% 0,42
  • GRAM ALTIN

    4197,30% -1,37
  • Ç. ALTIN

    6738,60% -1,07
  • Pazartesi 32.4 ° / 15.1 ° Güneşli
  • Salı 32.9 ° / 15.9 ° Güneşli
  • Çarşamba 30.4 ° / 13.1 ° Güneşli

Balıkesir

30.06.2025

  • İMSAK 03:43
  • GÜNEŞ 05:37
  • ÖĞLE 13:17
  • İKİNDİ 17:14
  • AKŞAM 20:47
  • YATSI 22:33