Türkiye’de yönetim gücünü ele geçiren AKP, dışarıda alınan kararları uygulayan basit aracılar-yıkım için görevli işbirlikçiler haline gelmiştir.
AKP Yönetim kademesindeki kişilerin fıtratlarında doğruluk-dürüstlük-şeffaflık-hesap verilebilirlik yoktur. Kırk yıl arasanız bulamazsınız!
Hamurkâr, bunların hamurunu kararken bu güzellikleri koymamış!
Türkiye, bugün, Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılmasıyla sonuçlanan son dönemine benzer koşullar içindedir. Ekonomik bağımlılık, doğası ve amacı gereği, siyasi ve kültürel bağımlılığı getirmekte, giderek tutsaklığa dönüşen dışa bağımlılık, yoğunlaşıp yayılmaktadır. Ulusal direncin dayanak noktalarını oluşturan ülke kaynakları, sınır konulmamış bir utanmazlık içinde yabancılara devredilmiştir.
Ya ne var AKP’lilerin fıtratlarında?
Yalan söylemek- Kul Hakkı yemek- Hırsızlık yapmak- Çalmak-Haram, varlıklarımızı yabancılara peşkeş çekmek vardır.
Bu kötü hamurları da kendileri seçmiştir. Bunlar iflah olmaz! Bir parça aklı olan, bu mürtecilerden bir hizmet beklememeli ve bunları demokratik yolla
geldikleri yere gönderip, yargılanmaları için çalışmalıdır…
Emperyal Devletlerin başkentlerinde Türkiye için verilen karar, 20’nci yüzyılın başında olduğu gibi, Anadolu’da güçlü bir Ulus Devletin yaşamasına izin vermemektir. Hedef; Kurtuluş Savaşıyla kurulan
T.C Devletinin, kontrol altında tutulan etnik ve dinsel örgütler kullanılarak dağıtılmasıdır. Böylelikle Anadolu’da, birbirleriyle bağı olmayan, güçsüz bölgesel yönetim birimleri oluşturmaktır.
Bu emperyal planı, düşmanların kafalarına geçirmek çok zordur fakat yapılması ŞARTTIR! Vatanseverler olarak bizlerin, hem oyun kurucu emperyal devletlerle, hem de içerdeki AKP ve türevleriyle aynı anda mücadele etmesi mümkün değildir. AKP ve türevleri tüm bu ihanetleri
bilerek, planlayarak, PARA KARŞILIĞI yapmaktadır. (Ülkemize 10 Milyon sığınmacının sokularak, demografik istilaya sebep olunmasını başka türlü nasıl açıklayabiliriz ki?)
AKP’nin kötülüğü bu kadarla da bitmez. Bulaşıcıdır. AKP, karakteri zayıf siyasetçilere anında bulaştırır ve kendilerine benzetir.
İktidarıyla, muhalefetiyle hepsi aynı Kötü Hamur ürünü olunca, problem
çok daha güçlü olarak karşımıza çıkar.
Olumsuz gidişe karşın oluşmakta olan ULUSAL UYANIŞ, toplumun değişik kesimlerine yayılmaktadır. Her geçen gün daha çok insan, gidişin iyi olmadığını görmekte, ancak bilgi yetersizliği ve örgütlü toplum olamayışımızın yol açtığı yalnızlık içinde ne yapacağını bilememektedir.
Siyasette yavaş işleyen fakat doğruluğu hiç şaşmayan bir kural vardır;
“Önce kimlerle olmayacağını görecek ve bunlarla selamı-sabahı keseceksiniz!”
Kimlerle olmaz? Yani kimlerle Türkiye’yi düze ÇIKARAMAYIZ?
AKP Genel Başkanı Erdoğan ve şürekasıyla asla olmaz!
MHP Genel Başkanı Bahçeli ile olmaz!
HÜDA PAR-DSP-BBP Genel Başkanlarıyla olmaz!
Çiller ve Akşener ile hiç olmaz!
İYİ P ve AKP Larvalarıyla olmaz.
Adnan Oktar müridi YRP ve SP ile de olmaz!
Henüz konumunu hazmetmemiş, kendini hala Eczacılar Odası Manisa Başkanı zanneden, Erdoğan’ı parlatmakla görevli siyaset cüceleriyle de olmaz!
Neden olmaz biliyor musunuz?
Bunlarda, vatansever bir siyasetçide olması gereken “FİKİR NAMUSU” yoktur da ondan olmaz! Sürekli YALAN söyledikleri için olmaz!
Dün, Vatan Haini-Hazine Hırsızı-Türk Düşmanı-Kandil Uşağı-BOP Eşbaşkanı-Irak’ta Suriye’de Libya’da-Filistin’de Müslümanların katledilmelerine sebep oldular, dedikleri halde, bugün aynı kafayı “kurtarıcı” olarak kabul eder ve onu meşru hale getirmek için çalışılırsa olmaz! Yüreklerinde sevgi olmayan profesyoneller oldukları için OLMAZ!
Peki kiminle veya kimlerle olur?
2002 yılından beri “Siyasal Ümmetçilere”, “İhvancılara”, “Kürtçü Bölücülere”, “Hırsızlıklara”, “Organize Suç Ortaklarına”, “FETÖ ve Tarikat-Cemaatlere” karşı çıkanlardan, servetinin hesabını milletine verebilenlerden, Çağdaşlığa, Akla Bilime inananlardan ve yüreği ATATÜRK sevgisi ile dopdolu olanlarla olur. Hem de çok iyi olur…
Sağlık ve başarı dileklerimle 10 Haziran 2024
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Eş Genel Başkanı
