Erdek’te, kıyıyı işgal eden tüm unsurların kaldırılması için nihayet düğmeye basılmış.
Çok geç kalmış bir uygulama. Çünkü turizm sezonunun neredeyse sonlarına doğru gidiyoruz. Bu uygulama çok önce yapılmalıydı.
Yıllardan beri başta Erdek turizminin kalbinin attığı “Çuğra” bölgesi olmak üzere tüm sahiller turizm işletmecilerinin işgali altında. Buna bölgedeki siteler de ekleniyor. Bastır, belediyeye küçük bir işgal parasını, yayıl yayılabildiğin kadar sahile! Tabii ki Erdek Belediyesi’nin paraya ihtiyacı var! Sesini çıkaramaz!
İşte “Çuğra” bölgesindeki “Armağan Sitesi”…Yıllardır, şemsiye ve şezlonglarıyla sahili işgal ediyor. Hatta bu işletmelerin çoğu, kumun üzerine tahtalar döşeyerek beachler, büfeler, çay bahçeleri kuruyor, ses çıkaran yok. Yetkililerin gıkı çıkmıyor. Halkın kumda oturması için bir karış yer yok.
“Çuğra”daki bu işgaller nedeniyle halka, kıyıda oturacak yer kalmıyor.
Kıyıyı işgal eden turizm işletmecileri, kendi müşterilerinin dışında, şemsiye ve şezlonglardan yararlanmak isteyen vatandaşlardan büyük paralar talep ediyorlar. İnanılmaz ama bazı işletmelerin sahipleri, tesislerinin önünde denizde yüzen vatandaşlara bile “Burada denize girmeniz yasak(!)” diye müdahale ediyor.
Erdek’te bu uygulama, belediyenin de işgal harcı alması nedeniyle göz yumduğu için yıllardır sürüp gidiyor.
Erdek’e bağlı Ocaklar Mahallesi’nde de durum aynı. Geçtiğimiz günlerde Ocaklar’a gittiğimde turizm işletmecilerinin yanı sıra bazı kişilerin yarattığı şemsiye-şezlong işgali ile karşılaştım. Halk için en küçük bir boş alan yok. Bu durumdan şikâyet eden vatandaşlara ise “En sonda halk plajı var. Oraya gidin(!)” sorumsuz cümleleri kuruluyor. Vatandaşlar, sanki Ocaklar’ın sonundaki o uzun yolu yürüyerek halk plajına gitmek zorunda!
Erdek, nihayet sezonun sonları yaklaşırken “Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı” tarafından “Denizler ve sahil halkındır” sloganıyla ülke genelinde başlattığı uygulamaya katıldı. Tabii ki çok geç kalmış bir uygulama.
Bu yıl geçti sayılır. Bakalım gelecek yıl yine “eski tas, eski hamam” mı olacak?
Göreceğiz!