Önder Balıkçı (YAKAMOZ)

Tarih: 29.11.2020 02:53

Sıradan bir yaşamın güzelliği

Facebook Twitter Linked-in

Hiçbir şey, sıradan bir yaşam kadar güzel olamaz.

Diyelim ki, 60 yıllık yaşamınızın garantisi var. Ya sonrası? Macera, bilinmiyor!

Üstelik bu 60 yıllık yaşamınızın ortalama 20 yılı uykuda geçiyor. Zaten 7 yaşına dek de pek bilinçli değilsiniz. Öyleyse bu hırs ve kavga niye?

Yıllardır, inanılmaz bir tempo içinde koşturup duruyorum. Bu süre içinde ne vefalar, ne vefasızlıklar, ne ihanetler gördüm! Ama çok iyi dostluklar da edindim. Bir telefonumla çağırdığım etkinliklerimize hiçbir karşılık beklemeksizin koşup gelen gazeteci dostlarıma nasıl minnettarım, bilemezsiniz. Bunun en tipik örneğini, Bandırma Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği “Bandırma basınının 100. Onur Yılı” gecesinde yaşadım. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, basınımızın gerçek duayeni Altan Öymen, gecemizi özellikle benim hatırıma, cemiyetimiz adına onurlandırdılar. Bu arada yine basınımızın onurlu kalemleri Attila Gökçe, Ahmet Çakır, Mehmet Ayan ve Osman Babucci, yoğun işleri arasında zaman ayırarak, geceye 2 saatliğine katılıp, hemen İstanbul’a döndüler. Bu jestleri nasıl unuturum.

Kısacası gerçek dostluklar kolay kurulmuyor ve yılların emeğine bağlı.

Ama yıllar süren mücadelenin insanı yorduğu da bir gerçek.

Artık gazetecilik yaşamımı biraz daha rölantide kullanıyorum. Sıradan haber peşinde koşmuyorum. Gerçekten izlenmesi gereken haberler ve olaylarla ilgileniyorum. Çünkü biraz da kendim için yaşamam gerektiğini düşünüyorum. Hayat, sonraları sevmez. Hiçbir şeyi ertelemeye gelmez.

Son sözü, Ahrâz’ın, “Doğa hayattır” isimli dizelerine bırakalım, belki beni daha iyi anlarsınız.

“Tez canlı yaşadım

Koştura koştura…

Durmak nedir bilmedi yüreğim

Nefes nefese kaldım

Herkese, her şeye yetişmeye çabalarken…

Fark ettim ki ömür azalıyor

Ruhum yorulup eksiliyor, eskiyor…

Sonra dedim ki kendime

Bir dur, yavaşla…

Süper kahraman filân değilsin sen…

Bırak, yetişme, boş ver…

Akıp giden zamanı yaşa gönlünce…

Kapıl git hayatın ahengine…

Her şeyi duyma, her şeyi görme

Çok cümle de kurma

Bazen susmanın keyfini sür

Bazen görmezden gelmenin…

Böyle olunca belki herkesi mutlu edemezsin ama

Kendini mutlu edersin

Yetmez mi?

Şu kısacık hayatı

Biraz da kendin için yaşa

Koşturmadan, yorulmadan!”


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —