Türkiye’yi yönetmek için Türk Milletinden belli bir süre için yetki alan
AKP adlı “Organize Suç Çetesi”, ülkeyi yönetmeyi beceremedi.
Devleti yönetemeyince, tüm zamanlarını devleti işgal etmek ve onların tabiriyle “YOL BULMAK” için harcadılar.
Siyasetin değişmez bir kuralı vardır; Siyaset boşluk kaldırmaz!
Devlet yönetilmeyince, yeni-yeni devletçikler, hakimiyet alanları-illegal yapılar ortaya çıkar!
Milletle devlet arasına giren yeni örgütlenmeler, devlet egemenliğine paralel bir egemenlik kurmak isterler. Dünyanın hiçbir ülkesinde, hiçbir devlet bunu kabul edemez. Çünkü paralel egemenlik demek, o ülkede yeni bir güç odağı oluşturarak, yeni ve etkili bir ortak ve erki, anayasal sorumluluk taşımayanlara devretmek anlamına gelir.
AKP-MHP-DEM-HÜDA PAR Küresel Çete elemanlarının sözde yönettiği devletin rezilliğini bir daha anlatalım;
TBMM’yi, kanatları yolunmuş kuşa çevirdiler! Ülkeyi CB Kararnameleri ile yönetmeyi denediler, çıkardıkları her CB Kararnamesini düzeltmek için bir kararname daha çıkardılar. Yine de CB Kararnamelerini kanunun emrettiği sürede TBMM’de kabul ettiremezler. Bu çok ciddi bir suçtur.
Hükümette Bakanlar değil, sekreterler çalışıyor. Saray danışmanlarının etkinliği, Bakanlardan daha fazla.
Yargı üçe bölünmüş!
Bir kısmı AKP’li Avukatların mülakat yüzsüzlüğüyle işe alıp Savcı-Yargıçlar!
Bir kısmı MHP’li eski Avukat Ülkücülerin Savcı- Yargıç yapılmaları!
Bir kısmı da, FETÖ Kalıntıları olarak hala devam eden Kripto FETÖ’cular…
Her ülkenin bir tane bütçesi vardır! Türkiye’nin 3 adet Bütçesi var!
-TBMM’de görüşülüp KANUN haline gelmiş Milli Bütçe!
-CB Erdoğan’dan başka kimsenin bilmediği, Bütçe boyunda Örtülü Ödenek!
-Yüzlerce kuruluşumuzun içine konulduğu VARLIK FONU…
Peki, gerçek sahibi Türk Milleti olan bu Bütçeler denetlenebilir mi?
Denetlenemez! Çünkü TBMM’nin denetim gücü yok edilmiştir.
Araştırma-Soruşturma Komisyonları kurulması imkansız hale getirilmiştir.
Devletin, Hesap Uzmanları Kurulu kaldırılmıştır.
Bakanlıkların Teftiş Kurulları işletilmemektedir.
Savcıların elinden reysen dava açma yetkisi alınmış, sadece Başsavcılar soruşturma izni verebiliyor!
Polis AKP’nin, Özel Kuvvet MHP’nin, Bekçiler Soylu Süleyman’ın, Jandarma eski Genel Komutanın emrinde ve trafik Polisliği yapıyor, Asker şamar oğlanına dönmüş.
Bunların her biri bölük pörçük olarak hem devleti, hem de milleti yiyorlar!
İnşallah yakında kendi başlarını yiyecekler ve bu millete yaşattıklarını, yaşayacaklar…
Bu paramparça edilmiş devlet ne zaman BÜTÜN olur?
-Anayasayı çiğneyemezsiniz, o sizi de bağlar,
-Toplantı ve Gösteri yürüyüşü, önceden izin alınmadan yapılan bir haktır,
-Yaşam hakkı kutsaldır. İşkence insanlık suçudur,
-Basın hürdür, sansür edilemez,
-Devlet yalan söylemez ve insanlarına kumpas kurmaz,
-Türkiye, Atatürk İlke ve Devrimlerine bağlı Laik, Sosyal Hukuk Devleti olan Cumhuriyettir,
Dediğiniz an o paramparça Devlet, aniden bir ve bütün olur, vatandaşına
cop-biber gazı-haksızlık- kumpas-hile- alçaklık ve cezaevi olarak geri döner…
Devlet olmadan bu coğrafyada yaşayamayacağımıza göre, bu durumun çaresi yok mudur?
Elbette var! Her vatandaş öncelikle özgür ve haklarını-sorumluluklarını bilen bireyler olmalıdır. “Devlet Benim” diyebilmeli ve hakkını aramasını bilmelidir. Seçeceğiniz ve yönetme yetkisi vereceğiniz kişileri çok iyi araştırmalısınız. Seçtikleriniz mutlaka Türk Milletinin insanı olmalıdır.
Emperyalist Devletlerin ve Küresel Çetenin elemanı olanları asla seçmeyin.
Gördüğünüz yerde, demokratik tepkinizi mutlaka kullanın…
Sağlık ve başarı dileklerimle 31 Mart 2025
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Kurucu Genel Başkanı