Erhan GÖÇMEN Göçmen/yorum

Tarih: 21.12.2020 19:01

TÜRKİYE’Yİ YİNE ZOR BİR YIL BEKLİYOR!..

Facebook Twitter Linked-in

Bir felaket yılı olarak görülen 2020 yılını geride bırakmaya hazırlanırken gözler 2021 yılı için başta sağlık olmak üzere ekonomik, sosyal, askeri ve çevresel sorunlar olmak üzere yeni yeni tahminler ve de arayışlar peşinde olduğunu görüyoruz

   Özellikle bir süper güç olarak dünyaya etkisi her zaman için çok fazla olan ABD’de yeni seçilen başkan Joe Biden ile beraber 2021 yılında nelerin değişebileceği konusu gerçekten çok önemsenen bir konu haline geldi veya getirilmeye çalışılıyor.

   Aslında bu gün ABD derken ülkede salgın nedeniyle kayıpların çok fazla olduğu bir döneme denk gelen başkanlık değişiminin sağlık dışında kalan diğer sorunlara ne kadar ağırlık verebileceği hususunun da ancak Ocak ayı sonrası net olarak belli olabileceğini söyleyebiliriz.

    Ve önümüzdeki dönemle ilgili olarak özellikle bizi yakından ilgilendirebilecek konunun S-400 ile bağlantılı olarak ABD ile ciddi tartışmalar içine girebileceğimizi söyleyebiliriz.. Buradan nasıl sonuçlar çıkacak bu günden bilemeyiz ama ABD’li başkan Biden’ın önünde üç önemli başlığın olduğunu söylemek isterim.

    Öncelikle tüm dünya gibi ABD’yi son yıllarda ekonomik olarak zorlayan bir Çin meselesi var ortalıkta. İkinci olarak her yıl askeri olarak biraz daha güçlenen ve eski yıllarda olduğu gibi tekrar süper güç haline gelen bir Rusya var sırada. Üçüncü olarak ise Türkiye var sırada. Baktığımız zaman son yıllarda Orta doğu’da, Doğu Akdeniz’de, Kafkaslarda, Balkanlar ve Kuzey Afrika’da yaptığı çalışmalarla siyaseten başarılı bulunan bir Türkiye çıkışının nasıl önlenebilir noktasında tartışmaların yapılacağı bir 2021 yılını yaşayacağımızı düşünüyorum.

   Ve bu bağlam da bizi ilgilendiren konuya dönersek eğer, gerek Avrupa gerekse ABD’de yayınlanan yazılı basından öğrendiğimiz kadarı ile Türkiye hakkında yapılan yorumlarda devamlı olarak Türkiye’ye karşı siyaseten bir duruşun gerekliliği konusunda adeta bir örgütleme maksatlı yayınların hız kazandığını görüyoruz.

    Dolayısıyla Türkiye olarak zor bir yıl için şimdiden siyaseten hazırlıkların yapılması veya hızlandırılması noktasında aceleci olmamız gerektiğini düşünüyorum. Özellikle Suriye, Mısır ve Ermenistan gibi yakın çevremizle olan ilişkilerimizi tekrar gözden geçirerek ülke olarak kazanımlarımız doğrultusunda pozitif yönde kararlar almamızın faydalı olabileceğini düşünüyorum. Ve komşumuz Yunanistan ile ilişkilerimizi adeta rutine dönen çalışmalardan kurtararak daha açık ve kabul edilebilir pozitif görüşler altında dış politikamızı oluşturarak diplomatik bir atağa geçmemizin çok faydalı olabileceğini düşünüyorum.

   S 400 konusuna hiç girmiyorum çünkü bu konunun geçtiğimiz yıl kapandığını düşünüyorum. Demem o ki ABD ve AB olarak çok dikkat çeken dış siyasetimizi tartışırken muhalefeti de yanına alarak değişik ama tutarlı bir milli politika etrafında buluşmamızla gelecek yıl düşündüğümüz olumsuzlukların en aza indirilebileceğini düşünüyorum.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —