İster sosyal ister siyasi ve ekonomi olsun son yıllar, hem dünya hem de yakın çevremizle beraber bizim, içerde ve de dışarıda çok ciddi sorunlarla karşılaştığımızı söyleyebiliriz. Bunlar üzerinde ne kadar başarı sağlayabildik konusu üzerine bugünlerde bir değerlendirme yapabilmek belki mümkün olmayabilir ama bizlerde siyaseten meydanları boş bırakmadan her dönem için çalışmalarımızı sürdürmeye devam ettiğimizde bir gerçek.
Bu arada gelişen şartlar sonucu son zamanlarda sahada ve masada çalışan, konuşan, toplantıdan toplantıya koşan ve ülkemizin kazanımları adına ter döken iki devlet adamı üzerine iki söz söylemek istiyorum
Dışişleri bakanımız Sayın Hakan Fidan ve MİT Müsteşarı Sayın İbrahim Kalın. Her ikisinin de görevlerinin başında sorun çözücü olarak uluslararası basında yer bulduklarını görmekten gurur duyduğumu baştan söylemek isterim. Ancak ben Sayın Kalın’ın kutlamaların yapıldığı o çok riskli ortamlar içinde, hem de bir MİT başkanı olarak hem de tek başına Şam’da bulunan Emevi camiindeki ziyaretine biraz değinmek isterim. Özellikle Sayın Kalın’ın çok sakin görünümlü, kendinden emin, özgüveni yüksek bir bürokrat gibi çalışmalarını sürdürmesini bekliyorum.
Hele hele Dışişleri bakanımız Sayın Fidan’ın izlediğimiz hemen hemen tüm toplantıların da dinlenen ve son derece kendinden emin, rahat görünen ve hatta az konuşan ama çok iyi işler çıkaran bir karakteri yansıtmaları adına tam tamına bir devlet adamlığı çizgisinde olduğunu söylemek isterim.
Neden bu iki devlet adamını bugün konuştuğuma gelince; biliyoruz ki bu gün Suriye artık özgür bir ülke. Tüm dünya Suriye’den söz ediyor. Her ne kadar zafer ve özgürlük şarkıları söylenmeye devam etse de sıra artık yeni bir yönetimin devleti nasıl ve ne şartlar altında yöneteceğine gelmiş olması nedeniyle oluşturulacak SİYASET üzerine dikkatlerin bu noktada toplanmakta olduğunu görüyoruz.
İşte bu noktada Türkiye olarak hemen yanı başımızda kurulacak bir yeni yönetimin yapacağı ilk açıklamaların önemi üzerine HTŞ lideri COVANİ ile bir ön görüşme yapılmasını son derece önemli bulanlardanım birisiyim. Demem o ki, bir çok siyasetçinin düşündüğü gibi acaba Suriye ne yöne gidecek sorusuna cevap olabilecek bir ilk siyasi açılım olması nedeniyle Şam’da Sayın Kalın ile yapılan bu ilk görüşmelerin son derece yerinde olduğunu düşünüyorum.
Sonuç olarak bugün siyasi, sosyal olarak hangi açıdan bakarsak bakalım yeni oluşan Suriye yönetimini önümüzdeki dönemlerde çok ciddi sorunların beklediğini söyleyebiliriz. İste bu ağır yükün ülkemize düşecek kadarı olan tamamının Sayın Fidan ve Sayın Kalın’ın omuzlarında olacağı düşüncesi ile ülkemizin bekası adına muhalefet ve iktidarımızın özellikle Suriye konusunda birlikte hareket etmesinin faydalı olacağını düşünüyorum. 16. 12. 2024 Erhan Göçmen
