Recai ÇEVİK

Tarih: 13.11.2020 10:53

Yalan dolan demokrasi memokrasi

Facebook Twitter Linked-in

 

Eflatun’un DEVLET’inden bu yana tartışılır şu demokrasi…

Toplumsal düzeni bilgeler mi yönetsin, yoksa yurttaşların seçtiği kişiler mi?

  1. yıl geçti hâlâ tartışılıyor

Seçim mi? Kimi seçelim? İyiler var mı, hangileri? Kötülerin içinde en iyisi mi?

Yurttaşlar bir türlü tutturamıyor doğru seçimi.

YALANCILAR ve HIRSIZLAR her zaman en yüksek oyu alıyorlar.

X         X         X

Lider, peşine düşülen kişi demektir.

Lider iyiyse, bilgiliyse, dürüstse, namusluysa, eyvallah, gidilen yol, gidilecek yol

Cennete varır.

Ya bu nitelikleri taşımıyorsa?

Buyurun cehennemi bir yaşama!

X         X         X

Politika bu herhalde.

İnsanları ya cennete ya cehenneme götürür.

Bu tehlikeli ve uyduruk seçim şekline de demokrasi demişler.

Koymuşlar ortaya da bir sandık, seç bakalım?

Kimi?

BENİM GÖSTERDİĞİMİ.

Ben kim miyim, liderim, reisim, başkanım, patronum, imamım, kralım…

X         X         X

Dört yılda veya beş yılda bir oynanan oyun.

Oyunun süresine, şekline, kurallarına da muhteremler karar verir.

Sandıktan çıkan sonuç: BİZ ÇOKUZ,  SİZ AZSINIZ.

Öyleyse ülkeyi ve toplumu biz yöneteceğiz.

Ya çoğunluk cahil ve müritleşmişse?

BUYRUN CEHENNEME!

X         X         X

Olmayan bir demokrasicilik oyunu.

YA SABIR diyen sessizler de günbegün çoğalıyor.

Oynanan oyunu seyrediyor ve bu oyuna katılıyor insanlar da.

Sahnede hırsız, yalancı, soysuz, dinbaz, yalakaların oynadığı bir DEMOKRASİCİLİK

oyunu oynanıyor. Hemen dışarıda bu oyunu alkışlattıran faşist saldırganlar da hazırolda

Bekliyorlar

Tevfik FİKRET’in  “Han-ı Yağma”sı sürüp gidiyor.

Neymiş, demokrasiymiş.

Zavallı Eflatun, boşuna kafa yormuş…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —