Gurbet hasretiyle köyüme döndüm,
Bayram kayasının taşı yok olmuş,
Sohbet hevesiyle soyuma döndüm,
Konuşacak ocak başı yok olmuş.
Sürüler kalmamış itler dolaşır,
Sahipsizler birbiriyle dalaşır,
Korkarım kaçarım hemen ulaşır,
İte vuracak sopası yok olmuş
Yok artık elinde helkeli kızlar,
Yüzmüyor havuzda kınalı kazlar,
Çeşmesi azalmış çok sıcak yazlar,
Susarım içecek tası yok olmuş.
Eski evler uçmuş virane olmuş
Köyün üstü beton evlerle dolmuş,
Damların yerini kiremit almış,
Yıkılmış evlerin kaşı yok olmuş
Büyüklerimiz sayılır değerdi,
Emmim dayım vardı bizi severdi,
Konuğu yemekle çayla savardı,
İçilen tarhana aşı yok olmuş,
Güz sonu dağları boran bürürdü,
Vasıta yerine çoğu yürürdü,
Kar yağınca babam damı kürürdü,
Mevsimler değişmiş kışı yok olmuş
Güz gelince kiler burcu kokardı,
Annem evde halı kilim dokurdu,
Ebem cebimize badem sokardı,
Kak kurusu bitmiş yaşı yok olmuş,
Selimi hastaydı dermanı buldu,
Hakkin karşısında bir acil kuldu,
Yalvardı yakardı sonunda güldü,
Fer gelmiş gözlere şaşı yok olmuş.
11.11.2024 Aşık Selimi ( Ömer Kılıç)