Sinan Aydınol (Geçmişe dair araştırma yazıları)

Tarih: 27.11.2025 10:12

1900’LÜ YILLARIN BAŞLARINDA BANDIRMA İSTANBUL DENİZYOLU

Facebook Twitter Linked-in

Londra’ya gönderilen Sefain İdaresi Heyeti, Osmanlı karasularında düzenli olarak işleyecek yeni vapurlar alma çalışmalarının, bir aya kadar sonuçlanacağını belirtti. 

Bir iç deniz olan Marmara’da ecnebi vapurlarının seyri seferlerine bir takım kolaylıklar sağlanmaması ve yabancı vapurlara karşı Osmanlı vapurlarını mümkün olduğunca korunması gerektiği belirtilen emirde, Marmara Denizi’nde yabancı vapurların hükümet ve belediyece yapılmış olan iskelelere rampa suretiyle yanaştırılmamaları istendi 28 Ekim 1914’de İzmir limanı ticarete kapatıldı. 

Ertesi gün Osmanlı donanması Karadeniz’deki Rus limanlarını bombaladı. Rusya, İngiltere ve Fransa da Osmanlı Devleti’ne harp ilan etti. Bandırma limanı Batı Anadolu’daki ticaretin çıkış kapısı oldu. 

Ticaret ve Ziraat Nezareti, Dahiliye Nezareti’ne gönderdiği bir yazıyla, Bandırma Belediyesi’ne ait olan iskelenin uzatılmasını ve genişletilmesini istedi.

 Vapurların karaya uzun sürede zorlukla yanaşabildiği, iskele kısa olduğu için açıkta demirlemek zorunda kaldığı ve yolcuların gece karanlığında tehlikeli bir şekilde karaya çıkabildiği belirtildi. 

Bu sebeplerle yolculuk süresinin uzadığı, seferlerin düzeninin aksadığı, ticari mal nakliyatının tehlikeli bir şekilde yapıldığı ve sonucunda yabancı vapur şirketlerine talebin arttığı belirtildi. 

1915 ile 1918 yılları arasında Bandırma İstanbul arasında; Paşabahçe, Kısmet, Armağan, Reşid Paşa, Bandırma, Nimet, Gülnihal ve Yörük isimli vapurlar bazen Sirkeci bazen de Galata iskelelerine gidiyorlardı

GÜLNİHAL VAPURU


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —